Grup Başkanı Güler'in konuşmasından satır başları şu şekilde:
"Uzun bir süredir üzerinde çalıştığımız vergi kanunlarıyla bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi için bir aradayız.
Vergi Mevzuatında, Sosyal Güvenlik Mevzuatında bazı kanunlarda düzenlemeler öngören teklifimiz yürürlük ve yürütme maddesiyle birlikte toplamda 53 maddeden oluşuyor.
Bir üzüntümü ifade etmek isterim. Maalesef şu an da halihazır durum içerisinde bu çalıştığımız kanun teklifinin dışında sanki bambaşka konularda da çalışılıyormuş gibi geçen dönemlerde farklı dezenformasyon amaçlı bilgilerin de olduğunu ifade etmek isterim. Bu konuda da toplam 53 maddeyi incelediğinizde geçen dönemlerde bu paylaşılan hususların hiçbirisinin olmadığını da göreceksiniz.
Teklifimiz ile vergi adaletinin güçlendirilmesi ve doğrudan vergilerin payının artırılması ve aynı zamanda vergilemede güvenliğin sağlanması, kayıt dışılıkla mücadele, vergiye uyumun artırılması, bazı istisnaların kaldırılması veya uygulanma şeklinin değiştirilmesi, cezaların etkinliğinin ve caydırıcılığının artırılması, devreden KDV’nin azaltılması, ithalatın azaltılmasına katkı sağlanması, ithalat ve yurt içinde vergilendirilmenin uyumlaştırılması ve tahsilat etkinliğinin artırılması amacıyla vergi kanunlarında ve bazı kanunlarda düzenleme yapıyoruz.
Öncelikli olarak kısa vadeli sigorta kolları prim oranını yüzde 2’den yüzde 2.25’e çıkartıyoruz. Yine sosyal güvenlik mevzuatımızda alan ilk defa yaşlılık ve emeklilik aylığı bağlananların aynı işyerinde sosyal güvenlik destek primine tabii çalışmaya devam etmeleri halinde işverenlere sağlanan 5 puanlık sosyal destek priminin hazine tarafından ödenmesine yönelik uygulamayı da sonlandırıyoruz.
Vergide adalet ve etkinliği artırmak amacıyla çok uluslu şirketlerde küresel asgari kurumlar vergisi, yerel asgari kurumlar vergisi, yap işlet ve devret modeliyle kamu özel iş birliği projeleri kapsamında elde edilen kazançlardan yüzde 30 oranında kurumlar vergisi alınması, yatırım fon ve ortaklıklarının gayrimenkul kazançlarının kar dağıtımına bağlı istisna edilmesi ve serbest bölgelerde bulunan işletmelere sağlanan kazanç istisnasının ihracat cereleri ile sınırlandırılması başlıklarında düzenlemeler getiriyoruz.
Teklifimizde yeni vergi güvenlik müesseseleri de oluşturuyoruz. Bu kapsamda yurt içi asgari kurumlar vergisi uygulaması, aynı zamanda vergi güvenlik müessesi olarak da vergi sistemimizde yer alacaktır.
Ayrıca serbest meslek kazancı ve ticari kazanç yönünden gelir vergisi mükelleflerinin yılın belirli zamanlarında elde ettikleri hasılatları tespit edilecek ve beyanları ile tespit edilen hasılatlar arasında yüzde 20’nin üzerinde bir uyumsuzluk tespit edilmesi halinde kendileri izaha davet edilecek.
Vergi güvenliğini sağlamak amacıyla ticari kazanç elde eden gelir vergisi mükellefleri ile kurumlar vergisi mükelleflerine yapılan bazı ödemelerden gelir ve kurumlar vergisi kesintisi yapılmasına imkan sağlıyoruz.
Kayıt dışılıkla mücadeleye katkı sağlamak amacıyla da düzenlemeler getiriyoruz. Bu kapsamda cezaların etkinliğinin artırılması ve usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarında bu kapsam içerisinde artırıma gidiyoruz. Kayıt dışı çalışılması durumunda kesilecek cezaların artırımlı uygulanmasını da teklifimizde öngörüyoruz. Kayıt dışı faaliyette bulanan bir başka anlatımla vergi dairesinin bilgisi dışında çalışanlara kesilecek vergi zayii cezası verginin 1katı olarak kesilecek cezalarda 1,5 kat, verginin 3 katı olarak kesilecek cezalarda 4,5 kat olarak uygulanmasını da teklifimizde getiriyoruz.
Başkasına ait pos cihazı kullananlara, başkasının IBAN’ını kullananlara yani ödemeleri başkalarının hesabına yapılan havaleler ile kabul edenler ve hesaplarını başkalarına kullandıranlara da ayrıca cezaları artırıyoruz.
Ticari olmayan gezi, eğlence, spor gibi faaliyetlerde kullanılan deniz taşıma araçlarına yat limanlarında verilen kiralama, bakım vb. hizmetlerde uygulanan KDV istisnalarını da kaldırıyoruz.
Mükelleflerimizin KDV beyannamelerinde yer alan indirilecek KDV tutarlarının 5 takvim yılı süresince indirim yoluyla giderilememesi halinde bu süre sonunda kayıtlardan çıkarılarak yapılan vergi incelemeleri ile gelir veya kurumlar vergisinin tespitinde gider olarak dikkate alınmasına imkan sağlıyoruz.
Vergi uzlaşmalarına yönelik bazı düzenlemeleri öngörüyoruz. Teklifimiz ile vergi aslını uzlaşma kapsamı dışına çıkartıyoruz. Bundan böyle sadece cezalar için uzlaşma başvurusu yapılabileceğini de teklifimizde öneriyoruz.
Yurt dışına çıkış harcını da makul bir seviyeye artırıyoruz ve 500 TL olarak belirliyoruz. Bundan böyle harç tutarı her yıl da yeniden değerleme oranıyla da artırılacaktır.
Yaşlılık, malullük ve ölüm aylığı almakta olan emeklilerimize ve hak sahiplerine dosya bazında 10 bin TL olarak öngörülen aylık asgari ödeme tutarını de 12 bin 500 TL’ye yükseltiyoruz.
Vergi adaletinin güçlendirilmesine az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmasına hizmet edecek kayıt dışılıkla mücadelemize katkı sağlayacak bu düzenlemelerin ülkemiz ve aziz milletimiz için hayırlı olmasını diliyor hepinize saygılarımı sunuyorum.
Bu düzenlememizin mevcut 16 milyon 180 bin civarında olan toplam emekli sayımız içerisinde en düşük emekli aylığının 12 bin 500 TL’ye tamamlanması halinde 2024 yılı Temmuz-Aralık dönemi içerisinde etkilenecek emekli sayısı 3 milyon 703 bin 788 kişidir. Toplam bütçeye maliyeti de 33 milyar 200 milyon TL’dir.
Asgari gelir vergisi içerisinde bir düzenlememiz teklifimiz içerisinde yer almıyor. Ancak yer alan husus şudur; doktor, diş hekimi ve diğer faaliyetler alanları içerisinde faaliyet gösteren gelir vergisine tabii mükelleflerimizin yıl içerisinde belli zaman aralıklarında hasılat tespitine yönelik denetimler yapılacak. Bu denetimlerin sonucunda bir rakam ortaya çıkacak. Bunun verilen beyanname ile arasında yüzde 20’den fazla bir fark çıktığında da incelemeye alınmak suretiyle izaha davet edilecek."
Hibya Haber Ajansı