Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurulu'na katılmak üzere New York'ta bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkevi'nde ABD'de faaliyet gösteren bazı düşünce kuruluşlarının temsilcileriyle yuvarlak masa toplantısında bir araya geldi. Toplantıda, küresel ve bölgesel meseleler ile Türkiye'nin dış politika perspektifi değerlendirildi.
Erdoğan, toplantıda uluslararası hukukun, devletlerin egemenlik haklarının ve toprak bütünlüğüne saygının önemini vurgulayarak, bu prensiplerin günümüz dünyasında daha da gerekli hale geldiğine dikkat çekti. Uluslararası krizler, belirsizlikler ve bölgesel çatışmaların giderek arttığını belirten Erdoğan, küresel sistemde çok taraflılığın güçlendirilmesi gerektiğini dile getirdi. "Dünya artık ne 1945'in, ne Soğuk Savaş'ın, ne de tek kutuplu düzenin koşullarında yaşıyor," dedi.
BM Sistemine Eleştiri ve Reform Çağrısı
BM'nin işlevselliğini yitirdiğini söyleyen Erdoğan, BM Genel Kurulu'nun aldığı kararların veto yetkisine sahip 5 ülke tarafından sık sık engellendiğine dikkat çekti. Erdoğan, "Dünya beşten büyüktür" ifadesiyle BM'nin yapısındaki adaletsizliği eleştirerek, bu çarpıklığın giderilmesi gerektiğini yineledi. BM'nin reforma ihtiyacı olduğunu herkesin kabul ettiğini ancak gerekli adımların atılmadığını belirten Erdoğan, bu sistemin yükünü en çok çatışma bölgelerindeki sivillerin çektiğini vurguladı.
Gazze'deki İnsani Kriz ve Kalıcı Ateşkes Çağrısı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 7 Ekim'den bu yana Gazze'de yaşanan trajediye de değindi. İsrail'in saldırılarında hayatını kaybedenlerin büyük bir kısmının kadın ve çocuk olduğunu belirten Erdoğan, Gazze'de büyük bir insani felaketin yaşandığını ifade etti. Bölgede altyapının büyük oranda tahrip olduğunu ve halkın temel ihtiyaçlara erişim konusunda ciddi zorluklar yaşadığını anlattı. Erdoğan, kalıcı bir ateşkesin sağlanması ve insani yardımların kesintisiz bir şekilde bölgeye ulaşmasının öncelikli hedefleri olduğunu vurguladı.
Rusya-Ukrayna Savaşı ve Barış Arayışı
Erdoğan, Rusya-Ukrayna savaşına da değinerek, savaşın büyük bir insani trajediye dönüştüğünü ve Türkiye'nin başından beri adil bir barışın tesisi için çaba gösterdiğini dile getirdi. İstanbul'da gerçekleştirilen müzakerelerin bu çabaların bir sonucu olduğunu söyleyen Erdoğan, savaşın daha fazla yıkıma yol açmadan sona ermesi için çalışmalarına devam edeceklerini belirtti.
Türkiye'nin NATO'daki Rolü ve ABD ile İlişkiler
Erdoğan, Türkiye'nin NATO'nun en güçlü müttefiklerinden biri olduğunu vurgularken, ABD ile son dönemde yaşanan olumlu gelişmelerden memnuniyet duyduğunu ifade etti. Ancak terör örgütlerine verilen desteğin sonlandırılması ve savunma sanayi kısıtlamalarının kaldırılması gerektiğini de belirten Erdoğan, CAATSA yaptırımları ve F-35 programından çıkarılmanın müttefiklik ruhuna aykırı olduğunu ifade etti.
Erdoğan, ABD'deki başkanlık seçimlerinin sonuçlarının Türkiye-ABD ilişkilerinde köklü bir değişiklik yaratmayacağını da ekleyerek, Türkiye'nin Batı ile işbirliğini sürdürürken, Asya ile olan ilişkilerini de güçlendirmeye devam edeceğini belirtti.