Hürriyet Ankara’nın, “Ankademi: Şehir ve Üniversite” yazı dizisinde Ankara, Hacettepe, Gazi, ODTÜ, Bilkent, Ankara Yıldırım Beyazıt, Atılım, TED, TOBB ETÜ ve Başkent üniversitelerinin ardından 11’nci oturum Çankaya Üniversitesi’nde gerçekleştirildi. Hürriyet Ankara Haber Koordinatörü Deniz Gürel ve Doç. Dr. Savaş Zafer Şahin, gazetemiz ekibiyle birlikte Çankaya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamdi Mollamahmutoğlu, üniversite üst yönetimi ve bilim insanlarıyla kent-üniversite ilişkisini ele aldı. “Üniversite bulunduğu bölgenin sadece sosyal ekonomik kalkınmasında bir motor rolü oynamıyor, kültürel kalkınmada da çok büyük bir rol oynuyor” diyen Rektör Hamdi Mollamahmutoğlu, Çankaya Üniversitesi’ni ve kent-üniversite ilişkilerini Hürriyet Ankara okurları için anlattı:
DEVLETİMİZİ KURAN BÜTÜN İLKELERE BAĞLIYIZ
Çankaya Üniversitesi’nin bir kimliği ve karakteri var. Biz devletimizi kuran bütün ilkelere bağlı olan bir üniversiteyiz. Bunun bilincinde hareket ediyoruz. Sadece akademik olarak değil, ülkemize ekonomik ve sosyal olarak da büyük katkılar getirme iddiasında olan bir üniversiteyiz. Bu bağlamda da bayağı bir mesafe aldık. Bir vakıf üniversitesi olarak bir takım göstergelere bakıldığında bu başarı kendisini teyit edecektir. Yapısı bir vakıf üniversitesi olmakla birlikte birçok devlet üniversitesinin önünde bazı göstergelere sahip. Gelişme potansiyeli var, büyük bir gelişme potansiyeline sahip. Bir takım koşullar bir araya geldiğinde bu üniversite bir büyüme patlaması bile yaşayabilir. Önümüzde bir arsa problemimiz vardı. Bu halledildi yeni yatırımlara giriyoruz. Yeni üniversite, yeni fakülte binaları yapılacak, yeni laboratuvar binaları yapılacak bunu takiben de ilerleyen yıllarda sosyal bir takım yapılanmalara gireceğiz. Çok dinamik, gelişme potansiyeli çok yüksek olan bir üniversite. Bu üniversitenin tespitlerinin, önerilerinin bu bağlamda da önem taşıdığını düşünüyorum.
ÜNİVERSİTE MEDENİLEŞTİRMELİ
Üniversite bulunduğu bölgenin sadece sosyal ekonomik kalkınmasında bir motor rolü oynamıyor, kültürel kalkınmada da çok büyük bir rol oynuyor. Sadece ekonomik sosyal olarak düşünmüyorum. Üniversitenin bulunduğu yeri medenileştirmesi lazım. Asıl fonksiyon olarak yaşanabilir kılması lazım. Bütün gücüyle bu alana yönelmeli. Üniversite bilim kurumudur, ürettiği bilimi toplumla paylaşır, toplumun hizmetine sunar. Aynı zamanda üniversite bulunduğu bölgeyi yaşanabilir hale getirir. Medeni hale getirir, daha insanca bir ortam haline getirir. Daha huzurlu bir hale getirir. Üniveristenin bu fonksiyonunu unutamayız, bu yönü unutulmamalı Estetik ve artistik katkı da getirir, entelektüel bir renk kazandırır. Biz bütün bunları ön görerek üniversitemizi konumlandırıyor ve değerlendiriyoruz. Bu kadar üniversite varsa Ankara’nın da daha yaşanabilir hale gelmesi gerekir. Parklarıyla, meydanlarıyla gezi yollarıyla daha yaşanabilir olmalı. insanların rahat ve huzur buldukları bir ortam olması lazım. Biz şehre girdiğimiz zaman farklılaşıyoruz, karakterimiz değişiyor, insanlığımızdan kopuyoruz ne yazık ki. Dolayısıyla bu havanın değişmesi lazım.