Diyarbakır'da 6-7 Ekim 2014'te Kobani (Ayn el-Arap) olayları bahanesiyle düzenlenen gösterilerde Yasin Börü ve 3 arkadaşının kurban eti dağıttıkları sırada katledilmesiyle ilgili davada iki kez karar duruşmasının ertelenmesinin ardından nihai karar açıklandı. Güvenlik gerekçesiyle Diyarbakır'dan Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesine alınan davada yargılanan 41 kişiden 16'sı “canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme” ile “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak” suçlarından 5'er kez ağırlaştırılmış müebbet, 2'si ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. 6 çocuğun cezası ise yaşlarının küçük olması nedeniyle ağırlaştırılmış müebbetten 22’şer yıla indirildi.
Davanın karara bağlanması sonrasında müşteki avukatları açılamalarda bulundu. Avukat Hasan Bozdaş, “Yasin Börü, Ahmet Dakak, Riyad Güneş, Hasan Gökkuz ve Yusuf Er için adalet arayışımızın bugün 16. celsesini gerçekleştirdik ve bu 16 celsemiz aynı zamanda karar duruşmasıydı. İlk derece yargılaması açısından bugün yerel mahkeme, Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi hüküm verdi. Tabi olayın yaşandığı 7 Ekim 2014’ten bu yana hukuk mücadelemiz devam ediyordu ve yaklaşık 29 aydır da bu hukuk mücadelemizin ardı sıra devam ediyorduk. Nihayetinde bugün sona geldik. Mahkeme açıkladığı hüküm üzere 24 kişiye ağırlaştırılmış hapis cezası verdi. Biri anayasal düzeni yıkmaya teşebbüs, 4’ü maktuller adına yani Ahmet Dakak, Riyad Güneş, Hasan Gökkuz ve Yasin Börü için, yine Yusuf Er’in öldürülmesine teşebbüs için 18’er yıl ceza verdi. Bu 24 sanık içerisinde 6 çocuk bulunmakta, bu 6 çocuğun cezaları yaş küçüklüğü nedeniyle ağırlaştırılmış müebbetten 22’şer yıla indirildi. Yine geriye kalan 18 sanık içerisinde de 2 itirafçı sanık, Mecnun Akkoyun ve Sedat Çoban’ın da bilgi verdikleri için cezaları dörtte bir oranında indirim yapıldı. Bir kişiye örgüt üyeliğinden ceza verildi. Toplamda bugün 25 kişi duruşma salonundan ceza alarak ayrıldı. Savcılık mütalaasında 24 kişiye ceza istemişti, 23’ü ağırlaştırılmış müebbet, 1 kişiye de örgüt üyeliğindendi” dedi.
Bugün esas hakkındaki son beyanlarını sunduklarını hatırlatan Bozdaş, “Mütalaaya karşı beyanlarımızı sunduk. Nihayetinde mahkeme mütalaaya da kısmen uymayarak vermiş olduğumuz açıklamaları da göz önünde bulundurarak, tutuklu bulunan ve tutuklu yargılanan sanıklardan 2’sinin beraatine, fakat tutuksuz yargılanan 3 sanığın da tutuklanmasına karar vererek cezalandırdı. Biz ilk günden bu yana bu suçun insanlığa karşı suç kapsamında olduğunu ve topyekun 6-8 Ekim olaylarının insanlığa karşı suç unsuru içerdiğini, dolayısıyla hem ihmali bulunan kişilerin hem de azmettiricilerin bir arada yargılanması gerektiğini belirtmiştik. Bugün bu cezalandırma kısmen içimizi ferahlandırsa da dışarıda olan azmettiriciler veya ihmali bulunan kişiler açısından bizim mücadelemiz devam edecektir. Bugün bu yargılama bir insanı fikrinden dolayı öldürmeme, öldürememe anlamı taşımaktadır. Bugün inşallah çocuklarımızın ölümünün sonu olur, iyilik üzerine ölen insanların sonu olur” diye konuştu.
Avukat Sadak: “Adalet kısmen sağlandı”
Avukat Murat Sadak ise, “Yaklaşık 2 buçuk yıl önce başlayan ve ülkemiz tarihinde en nadir katliamlardan biri yaşanmıştır. Bu katliamın yargılanması ilk derece mahkemesi olarak bugün, nokta diyemeyeceğim bir virgül diyebiliriz, bir virgül konuldu, bir karar verildi. Bizim en başından beri bazı itirazlarımız vardı. Bu olaya karışan kim varsa cezalandırılmasını istedik. Kolektif bir cezalandırma anlayışında olmadık. Bütün faillerin cezalandırılmasını istedik. Ancak bugün gelinen aşamada senaryoyu yazanlar ortada yoktu. Başrol oyuncuları da ortada yoktu. Var olan figüranlardan bir kısmı cezalandırıldı. Adalet kısmen sağlandı. İçimiz kısmen ferahladı” şeklinde konuştu.