Küreselleşme ve şu an içinde bulunduğumuz dijitalleşme dönemi ile tüketici hakları bakımından yepyeni ufuklar açmıştır. 21. yüzyılın dünyasında ürün ve hizmet çeşitliliği her geçen gün artarken, tüketici davranışlarında da baş döndürücü bir hızla köklü değişiklikler yaşanmaktadır.
Böyle bir ortamda, ticari hayatın sorunsuz biçimde sürdürülmesi temin edilirken aynı zamanda tüketicilerin ekonomik çıkarları ile toplum sağlığının korunması bir zorunluluktur. Dahası, sürdürülebilir kalkınmanın temini ve toplumsal refahın korunarak yükseltilmesi için israf etmeden ve doğaya zarar vermeden tüketmenin önemi göz ardı edilemez.
7’den 70’e toplumun bütün kesimlerini ilgilendiren ve evrensel manada kabul edilen tüketici haklarının; tüketicilerin sağlık ve güvenliğinin korunması, ürün ve hizmetlerle ilgili kalite şartlarının temini, çağdaş ve sorumluluk arz eden müşteri ilişkilerinin sağlanması; etkin bir rekabet çerçevesinde tüketiciyi yanıltıcı reklam ve stratejilerin engellenmesi gibi kendi içinde farklı boyutları bulunmaktadır.
En önemli avantajlarımızdan bir tanesi, geçmişte bu konuyla ilgili önemli çalışmalar yapılmış olması; temelin sağlam atılması ve özellikle de tüketici konularında Avrupa Birliği ile uyum açısından önemli mesafe kaydedilmiş olmasıdır.
Nitekim gerçekleştirdiğimiz faaliyetler sayesinde “tüketicinin korunması alanı”, Avrupa Komisyonu’nun 2020 Genişleme Süreci’ne ilişkin Batı Balkanlar ve Türkiye konulu 6 Ekim 2020 tarihli raporunda, AB uyum süreci bakımından en yüksek düzeyde gelişim gösteren alanlardan biri olarak sayılmıştır.
Ayrıca, 12 Mart 2021 tarihi itibariyle 7223 sayılı Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunumuzu hayata geçirdik. Tüketici hak ve güvenliği bakımından önemli özellikler içeren bu kanun ile fiziksel pazarların yanı sıra sanal pazarlarda da etkinliğimizi artıracağız.
Bu yeni kanun ile E-ticaret de ürün güvenliği denetimlerine başlanacaktır. Güvensiz ürün satışı yapan internet sayfalarına erişim engellenecektir. Güvensiz ürünlerin tüketiciden geri çağrılması zorunlu hale getirilmiştir. Böylece tüketicilerin güvensiz üründen kaynaklı mağduriyeti giderilecektir.
Güvensiz ürünün sebep olduğu ölüm ve yaralanmalar veya başka bir ürüne verdiği zararlara karşı imalatçı veya ithalatçı, zarar görene karşı tazminatla sorumlu olacaktır. Güvensiz ürünlere karşı kamuoyu etkin bir biçimde bilgilendirilecektir.
Söz konusu Kanun ve yine kanunun AB mevzuatıyla tam uyumlu bir şekilde hazırlanan 8 uygulama yönetmeliği ülkemizde ürün güvenliği sistemini hem uluslararası uygulamalar ile uyumlaştırmış hem de güncel ihtiyaçlara göre yeniden kurgulamıştır.
Tüm bu düzenlemeler ile tüketicilerin hakları daha etkin bir şekilde korunması sağlanacaktır.
Tesis edilen güçlü altyapı ve birikim sayesinde bugüne kadar ülkemizde tüketici hakları ve güvenliğinin en üst seviyede tesis edilmesine yönelik olarak Bakanlığımız öncülüğünde önemli çalışmalar gerçekleştirilmiş olup, tüketicilerin hayatını kolaylaştıran insan odaklı uygulamaları hayata geçirmek için aynı azim ve kararlılıkla çalışmalarımıza devam edeceğiz.
Tüketici haklarının, israf etmeden ve çevreye zarar vermeden tüketmenin her zamankinden daha fazla önem kazandığı bu günlerde, bilinçli tüketim anlayışının ülkemizde ve dünyada hâkim olmasını diliyor, tüketicilerimizin 15 Mart Dünya Tüketiciler Gününü kutluyorum.
Hibya Haber Ajansı