Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor Yerel Haberler Teknoloji Kim Kimdir?
Yenilenebilir Enerji Yatırımları Hız Kazanacak
Yenilenebilir Enerji Yatırımları Hız Kazanacak
Merkez Bankası, Yılın Son Enflasyon Raporunu 8 Kasım’da Paylaşacak
Merkez Bankası, Yılın Son Enflasyon Raporunu 8 Kasım’da Paylaşacak
Teröristlere Ait 37 Sığınak ve Mağara İmha Edildi
Teröristlere Ait 37 Sığınak ve Mağara İmha Edildi
Bakan Bolat'tan Eylül Dış Ticaret ve Turizm Raporu
Bakan Bolat'tan Eylül Dış Ticaret ve Turizm Raporu
Fahrettin Altun: Medya, Toplumun Sesi ve Adaletin Savunucusu Olmalıdır
Fahrettin Altun: Medya, Toplumun Sesi ve Adaletin Savunucusu Olmalıdır
HABERLER>KÜLTÜR-SANAT
30 Nisan 2014 Çarşamba - 12:03

Karanlığın aldığı şekiller: Fanzin

ANKARA GAZETESİ / Baharla birlikte edebiyatın özgür sokaklarına çıktık ve nisanda Ankaralı edebiyat fanzinlerinin peşine düştük. Yeraltı edebiyatının alışılmışın dışında, aykırı olan edebiyat ürünlerinin peşine...

Karanlığın aldığı şekiller: Fanzin

ANKARA / Fanzinlerin ortaya çıktığı dönemi, ruhunu ve kültürünü daha iyi anlayabilmek, kuramsal açıdan değerlendirebilmek için ilkin, Çankaya Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Aysu Erden ile konuştuk. İkinci durağımız ise işin mutfağından iki isimdi. I. Ankara Fanzinciler Buluşması’nda tanıştığımız, Çağrı Sansar ve Eyüp Tekin’e fanzinler hakkında merak edilenleri, Ankara Hürriyet okurları için sorduk.
Aysu Erden: En genel tanımlamasıyla, yeraltı edebiyatına, alışılmışın dışında, aykırı olan edebiyat ürünlerine işaret etmektedir. Yeraltı edebiyatı ünlü yayınevleri tarafından yayınlanmamış oldukları için fotokopi yöntemiyle de çoğaltılabilen, bu nedenle de sayısı az olan kitapları ve dergileri tanımlamak amacıyla da kullanılır. Bu tür eserler toplumun kabul ettiği etik ve estetik değerleri önemsemezler, ancak onları yıkmaya da çalışmazlar, söz konusu değerlerin yerine farklı değer yargıları önermezler. Toplumsal sistemi eleştirirler, toplumda var olan sıra dışı değer yargılarını ve estetik anlayışını tanıtırlar, vurgularlar, gün yüzüne çıkarırlar. Yeraltı edebiyatının, beat kuşağı ve punk alt kültürü edebiyatı, “ihlalci/günahkâr/anti-sosyal/hastalıklı edebiyat”, korku, fantastik, bilim kurgu edebiyatı ürünlerini kapsadığı düşünülmektedir. Bu tür metinleri içeren kitaplar ise çoğunlukla küçük yayınevleri tarafından kısıtlı sayıda basılmaktadır. Kimi zaman, yazarları tarafından, deneysel olarak yazılmış olan öykü kitapları ve romanlar da bu kategori kapsamında ele alınır. Ancak, gerçek yer altı edebiyatı ürünleri risk unsurları, tabu, yasadışı kavramlar içeren, uçlarda gezinen, kara mizah içeren, özgün, protest ve avangard sayılan özellikleri taşıyan eserlerdir. Yeraltı edebiyat ürünlerinden bazıları, yazıldıkları tarihten sonra birçok yazara ilham kaynağı olan, yön veren, hatta adlarına hayran kulüpleri kurulan, ilgi uyandıran, herhangi bir konuda bilgi kaynağı oluşturabilecek nitelikte ve türünün tek örneği olan “kült eserler” olarak da tanınır.

FANZİN DÜŞÜNCEYE ETİKET VURMAZ

- Bu işin heveskârları olarak, kısaca sizleri tanıyabilir miyiz? Edebiyat fanzinlerinde yer alma fikri nasıl doğdu?
Çağrı Sansar: Dergilerin yayım poetikaları/politikaları olduğundan dolayı genelde edebiyata sığ baktıklarını düşünmüşümdür hep. Tek tip şiir yayımlamak gibi... Bunu pek çok dergi yapıyor. Öyleyse, edebiyat dediğimiz sanat birçok ‘izm’den oluşmaktadır. Dolayısıyla ‘edebiyat dergisi’ dediğimizde, ‘şiir yazıcısı’ tarafından gönderilen şiirin, kuramsal olarak neliğine/niteliğine bakılması gerektiğini düşünüyorum. Bir de edebiyattaki gruplaşmalardan ötürü ‘yeni kalemlere’ yer kalmadığı için -doğal olarak- fanzinlere yönelim başlıyor.
Eyüp Tekin: Kırıkkale Üniversitesi’nde Türk Dili ve Edebiyatı okuyorum. Bir yıldır düzenli olarak Alfabe Fanzin’de yazıyorum. Açıkça söylemek gerekirse fanzinde yazma fikri dergilerde yazamamızdan kaynaklandı. Bu geniş pazarda kendimize yer bulamayınca başka platformlar edindik. 
- Fanzin çıkarmanın süreçlerinden bahseder misiniz; elinde kâğıdın, kalemin ve dilinin ucunda bir düşünce varsa, ihtiyaç duyulan her şey orada mıdır? Bireysel mi, kolektif bir çabanın ürünü olması mı, daha anlamlıdır?
Ç.S: Aslolan kolektif olarak ne söylemek istediğindir. Çünkü fanzinler aslında birer düşünce yayma aracıdır.
E.T: Yaratma süreci çok sıkıntılı bir süreçtir. Yaratma sürecinde bir fikriniz var, bir kurgunuz var, ama bunu yazıya aktarmak istediğiniz gibi olamayabiliyor. Fikriniz olduğu kadar çalışma isteği ve bıkmadan usanmadan bu fikir hakkında yürürlüğe girecek yeni edimler bulmalısınız.

FANZİNİN HİYERARŞİSİ YOKTUR

- Fanzin reklama ve sponsora ihtiyaç duymaz, zımbalanmaz, üzerinde fiyat etiketi olmaz, satılık değildir… gibi özelliklerden yola çıkarsak, fanzinle dergi arasındaki farkı bir de sizden dinleyelim...
Ç.S: Fanzin, ruhu itibari ile ‘amatör’ bir yaşam biçimini benimsemiştir.  Amatörlük ise bir işi/eylemi aşkla, gönülle, saygı duyarak yapmak demektir. Dergilerden farkı ise bilgiyi mülkleştirmemektir. Sisteme karşı bir başkaldırıdır fanzin. O yüzden düşünceye etiket vurmaz. Ama ne yazık ki ülkemizde düşünceye pranga vurulmaktadır.
E.T: Fanzin pazara girmez, fanzin bilumum kapital unsurların faktörlerinden yararlanamaz. Çünkü pazara tepki olarak ortaya çıkmıştır. sisteme karşı ama sistemin içinde bir oluşumu ayakta tutmaya çalışıyoruz, çalışılıyor. 
 - Fanzin kültürü kuralsızlık demek midir; temelinde kurallara karşı bir duruş/direniş olsa da, kendine has kuralları var mıdır? Örneğin, Gezi direnişinden sonra fanzinlerin tavrı ne yöne evrilmiştir?
Ç.S: Sistemin dayatmaları sonucunda anarşist bir anlayışla, yayınevlerinin bilgiyi ‘meta’ haline getirmeleri sonucu, alternatif olarak kolektivist bir anlayışla ortaya çıkmıştır. Ankara’da ‘üçbeşçapulcu’, Çapulcu Fanzin’i ortaya çıkarmışlar ve iktidarın orantısız zekâsızlığını anlatmışlardır. 
E.T: Fanzinin kendine has kuralları vardır. Ancak bir hiyerarşisi yoktur. Kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur. Bir bakıma ‘takva’ üstünlüğü vardır diyebiliriz. Ben kendi açımdan Gezi’nin fanzinlere zararlı bir yol gösterdiğini düşünüyorum. Fanzinlerin bir kısmı, bir nevi siyasi örgütlerin bildirileri olmaya başladı. Bunların örnekleri çok fazla. Edebiyat fanzinlerini seviyoruz biz.

ANKARA’DA İYİ FANZİNLER ÇIKIYOR

- İnternet yayıncılığında bloglar devri yaşanırken, fanzinlerin okunurluğu ne durumdadır? Her şeyin birbirine benzemeye başladığı bir ortamda, fanzinler için ‘aynılaşma’ söz konusu olur mu, bir gün?
Ç.S: Fanzinler artık sadece basılı olarak değil, bloglar üzerinden de sanal fanzin olarak sürmektedir. Dolayısıyla okunurluğu ülkemizde bitecek gibi durmuyor. Çünkü fanzin, ülkemizde yeni tanınan alternatif bir yayın biçimi.
E.T: Fanzinlerin okunurluğu yeraltı edebiyatının okunuş oranıyla paraleldir bence. Türkiye için söylüyorum tabii ki. Ama bloglar kadar okunmuyor tabii. Ben blog yazarıyım aynı zamanda, emin olun fanzindeki öykülerimden daha çok okunuyordur blogdaki yazılarım.
- İyi fanzin Ankara’da mı çıkar; diğer kentlerle karşılaştırdığımızda Ankaralı gençlerin bu konuda kat ettikleri yol hakkında neler söylenebilir ve Ankaralı fanzinleri nerelerde okuyabiliriz?
Ç.S: Şehirlerarası bir kıyaslama yapmak elbette ki yanlış olur. Ankaralı fanzinleri kitapçılarda, kafelerde ve ayağınızın bastığı, gözünüzün gördüğü her yerde bulabilirsiniz.
E.T: İyi fanzin, sağlam yazıların olduğu fanzinlerdir. Ankara ya da İstanbul diye kısıtlamamak lazım. Ankara, edebiyatımızın da başkenti olduğundan burada iyi fanzinler çıkıyor. ‘Yazma’ var mesela. Ya da ‘365’ var. Ankara’da fanzinleri Kızılay’daki ‘Ardıç, Tayfa, Kitapkurdu’ gibi kafelerde okuyabilir isteyenler.

FANZİN EDEBİYATIN MİHENK TAŞIDIR

- Ankaralı yazarların ürünlerine yer veriyor; Ece Ayhan, Küçük İskender gibi şairlerden alıntılar yapıyorsunuz. Ya da her fanzin kendi yazarını doğuruyor... Fanzinlerin varlığı, edebiyatta nasıl bir güç oluşturuyor?
Ç.S: Fanzinler edebiyatın mihenk taşıdır. Nitelikli edebiyat üretimlerini okumak isteyen herkese fanzinleri okumalarını tavsiye ediyorum.
E.T: Fanzinlerden çıkan ve pazara armağan edilen yazarlar var tabii. Ama yazarın pazara kanalize olduktan sonraki yazıları, fanzinde olduğundan daha başka. Bence yazar orada eriyor ve bence ayarlanıyor.ANKARA /

 
Genç reklamcılar ödüllerini aldı
 
‘Güldür’meye geliyorlar
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Genç reklamcılar ödüllerini aldı
ANKARA GAZETESİ / Ankara Reklamcılar Derneği (ARD) tarafından ilk kez ...
Anadolu’nun renkleri 3’üncü kez sahne aldı
ANKARA GAZETESİ / Devlet Halk Dansları Topluluğu, 3’üncü kez Mamak’ta sahneye çıktı.
Yaş sınırına ‘İtirazım Var’
ANKARA GAZETESİ / Ankara’da özel gösterim yapan İtirazım Var filminin ...
 
30. yıl sergisi
ANKARA GAZETESİ / Arı Okulları öğrencilerinin eserlerinden oluşan Arı’s ...
Ata’ya ilk ziyaret
ANKARA GAZETESİ / Rönesans Eğitim Vakfı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve ...
ÇSM’de sanat baharı
ANKARA GAZETESİ / Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi (ÇSM), Karikatür ...
 
Ankara'da Tan Sağtürk’lü 23 Nisan
ANKARA GAZETESİ / Ankara’da gün boyu sürecek 23 Nisan kutlamalarının ardından ...
Sokak sanatçıları coşturdu
ANKARA GAZETESİ / Ankara’da sokakta müzik yaparak geçimini sağlayan Romen ...
Bahara Athena’lı merhaba
ANKARA GAZETESİ / Türkiye’ye ska ve punk müziği getiren Athena, 24 Mayıs’ta ...
 
ANKARA GAZETESİ
YAZARLAR
Yavuz Münir Saatçi
Yavuz Münir Saatçi
Unvan Değil, Eylem Belirler
Erkan Zorlu
Erkan Zorlu
Fatih Erbakan milletin gönlünden geçeni söyledi
Durak Avcıoğlu
Durak Avcıoğlu
Devlet çok doğru bir karar aldı ve...
Dağıstan Türkmen
Dağıstan Türkmen
PKK, Apo'yu Sadece Vitrin Olarak Kullanıyor
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Ankara’nın Ortasında Terör: İradeyi Sınayan Bir Saldırı
İzzet Sevimli
İzzet Sevimli
Muharrem İnce‘nin tweeti yahut AK Partililer kör mü?
ANKARA
TWITTER'DA ANKARA GAZETESİ
FACEBOOK'TA ANKARA GAZETESİ
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Türkiye'nin aktif dış politikasını nasıl buluyorsunuz?

Doğru Buluyorum
Yanlış Buluyorum
Fikrim Yok

Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri