Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmadan satır başları şöyle:
- Ayasofya'yı, Danıştay'ın, iptal kararı sonrası çıkardığımız bir Cumhurbaşkanlığı düzenlemesi ile yeniden cami olarak hizmete açılmasını sağladık
- 24 Temmuz 2020 Cuma günü, cuma namazı ile birlikte Ayasofya'yı ibadete açmayı planlıyoruz.
- Kültür ve Turizm Bakanlığımız konunun idari teknik hazırlıklarıyla, Diyanet İşleri Başkanlığımız da dini yönü ile ilgili çalışmalara hemen başladı. Ayasofya'nın kapıları yerli ve yabancı, Müslim ve gayrimüslim herkese sonuna kadar açık olacaktır.
- Aziz milletime hatırlatmak istiyorum, aldığım bazı haberler çerçevesinde içeride ve dışarıda gelip oralarda görüntü vermek veya gösteri yapmak. Bunlar doğru değil. İnşallah ayın 24'ünde hep birlikte burada cuma namazımızı kılar ve böylece Ayasofya'yı da o gün her şeyiyle bitmiş olarak ibadet açarız.
- Herkesi ülkemizin yargı ve yürütme organları tarafından alınan Ayasofya kararına saygılı olmaya davet ediyorum.
- Ayasofya'nın hangi amaçla kullanılacağı konusu Türkiye'nin egemenlik hakları ile ilgilidir. Yeni bir düzenleme ile Ayasofya'nın ibadete açılıyor olması ülkemizin egemenlik kullanımından ibarettir.
- Türkiye Cumhuriyeti'nin bayrağı neyse, başkenti neyse, ezanı neyse, sınırları neyse, 81 vilayeti neyse Ayasofya'nın vakfiyesine uygun şekilde camiye dönüştürülmesi hakkında bu konuda görüş belirtmenin ötesindeki her türlü tavrı ve ifadeyi bağımsızlığımızın ihlali olarak kabul ederiz
- Cemaati olan her yerde kiliseler, havralar faaliyet göstermektedir. Halen ülkemizde ibadeti açık 435 kilise, sinagog ve havra bulunuyor .
- Yalnız bu manzara bizim farklılıklarımızı zenginlik olarak gören anlayışımızın bir tezahürüdür.
- Tek parti dönemi hükümetin çıkardığı bir kararnameyle camilerin birbirine uzaklığının en az 500 metre olması gerektiği kuralını getirerek, Ayasofya'yı ibadete kapatır, bir süre sonra da 1 Şubat 1935 tarihinde Ayasofya müze olarak ilan edilip, ziyarete açılır, ibadete kapanır.
- Tek parti döneminde alınan bu karar tarihe ihanet olmanın yanında, hukuka da aykırı. Çünkü Ayasofya ne devletin ne de herhangi bir kurumun malı değil.
- Evet bugün alınan karar, aynı zamanda Fatih'in ağır bedduasından kurtulmanızı sağlamıştır.
- Gerçi aynı zihniyet, İstanbul'un en gözde camisi Sultanahmet'i müze dönüştürmeyi teklif edebilmektedir.
- Ayasofya asırlarca müminlere hizmet vermiştir. Büyük onarımlara tabi tutulan eklemlerle daha da güzelleştirilen Ayasofya'ya milletimiz hep göz bebeği gibi bakmıştır.
- Fatih, hayatları konusunda teminat vererek Ayasofya'ya girer, sancağını Ayasofya'nın ortasındaki mihrabın olduğu yere diker, kubbeye doğru bir ok fırlatır, ilk ezanı kendisi okur, fethini tescillemiş olur.
- Ayasofya'nın dirilişi, kapılarındaki zincirler yanında topyekün gönüllerdeki ve ayaklardaki prangalarından çekilip atılmasıdır. Ezanın aslına gönderilmesinden 70 yıl sonra Fatih'in emaneti Ayasofya'nın da cami olarak hizmete girmesi gecikmiş bir yeniden silkeleniştir. Bu tablo İslam coğrafyasının dört bir yanındaki sembol değerlerimize yapılan hoyratça saldırılara verilmiş en güzel cevaptır.
Hibya Haber Ajansı