Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, 2017’den bu yana her yıl 20 Mayıs’ta kutlanan “Dünya Arı Günü” kapsamında yazılı bir açıklama yaptı. Dünya bal üretiminde Türkiye’nin ikinci sırada yer aldığının altını çizen Karacabey, “Tozlaşma sayesinde 130 binden fazla bitki türünün çoğalmasını sağlayan bu değerli varlıklar, dünya tarımsal üretiminin can damarlarından birini oluşturuyor. COVID-19 pandemisi ile tarımsal faaliyetlerin daha da önem kazandığı bugünlerde, biyolojik çeşitliliğin korunmasında hayati öneme sahip arılar ile ilgili OGM olarak önemli çalışmalar yapıyoruz. Dünya çam balı üretiminin yüzde 90’ı ülkemiz tarafından karşılanıyor. Yaklaşık 150 bin hane bu işten gelir elde ediyor. Ekonomimize katma değerinin ise yaklaşık 1 milyar dolar olduğu düşünülüyor” diye aktardı.
18’inci yüzyılda Slovenya'da yaşayan ve modern arıcılık tekniklerine öncülük eden Anton Janša'nın doğum günü olan 20 Mayıs tarihi, 2017 yılında aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 115 ülkenin ortak sunuculuğunda Birleşmiş Milletler tarafından "Dünya Arı Günü" olarak ilan edildi.
Einstein’ın "Arılar olmasa insanlık ancak 4 yıl yaşayabilir" sözünü hatırlatan Karacabey, “2010 yılında hayata geçirdiğimiz Bal Ormanı projemiz ile bugün 70 bin 795 hektarlık alanı arıcıların kullanımına açtık. Şu an 28 Orman Bölge Müdürlüğünde 533 adet Bal Ormanımız var. 2013-2018 yıllarını kapsayan Bal Ormanı Eylem Planı hazırlayıp yürürlüğe koyduk. İkinci eylem planını ise 2018-2023 yıllarını kapsayacak şekilde yürürlüğe aldık. 2020 yılı içerisinde 56 adet Bal Ormanı kurulmasını hedefliyoruz” şeklinde açıklama yaptı.
150 bin hane arıcılık ile geçiniyor
Dünyada bal üretiminde ikinci sırada yer alan Türkiye’de ticarete konu olan bal üretiminin yıllık ortalama 110 bin ton civarında olduğunu kaydeden Karacabey, bunun 80 bin tonunun çiçek balı ve 30 bin tonunun çam balı olduğunu belirtti. Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği verilerine göre Türkiye’deki bal üretiminin ham piyasa değerinin 450 milyon dolar civarında olduğunun altını çizen Karacabey, “Yaklaşık 150 bin hane arıcılıkla ek gelir sağlıyor. Ülke ekonomisine katma değeri ise yaklaşık 1 milyar dolar olduğu düşünülüyor. 2023 yılında yıllık projeksiyonumuz, 40 bin tonu çam balı olmak üzere bal üretimini 125 bin tona çıkarmak, Bal Ormanı sayısını ise 720’ye yükseltmek” dedi.
Bal üretiminin yüzde 85’i ormanlardan sağlanıyor
Doğadaki çok sayıda türün varlığını devam ettirmesinde, böylece bitki gen kaynaklarının sürekliliği ve çeşitlenmesinde, biyolojik çeşitliliğin korunmasında arıların önemli işlevleri olduğundan bahseden Karacabey, “Kestane, ıhlamur, akasya, orman gülü, ahlat gibi orman ağaçları ve orman sayılan alanlardaki otsu bitkiler ve çiçekler de dikkate alındığında toplam bal üretiminin yüzde 85’i ormanlar ve orman sayılan yerlerden elde ediliyor. Arılar ve arı ürünleri ekosistemimizin devamlılığı için çok değerli ve kıymetli. Orman Genel Müdürlüğü olarak arının insan hayatındaki vazgeçilmez önemini biliyor ve ormanlarımızı korumak için tüm çalışanlarımızla seferber oluyoruz. Halkımızın da ormanların korunması konusundaki hassasiyeti bu açıdan büyük önem taşıyor” diye kaydetti.
Hibya Haber Ajansı