Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi, Başkent’teki kamu kurumlarının plazalara kiracı olmalarıyla ilgili olarak Oda’nın Ankara Şubesi’nde basın toplantısı düzenledi.
Oda Başkanı Emre Sevim, iktidarın sermaye kesimlerini içerisinde bulundukları krizden çıkarmak için kiralama sistemini etkili bir araç olarak kullandığını belirterek, şöyle konuştu: “Kamu kurumlarının Ankara’nın en pahalı yerlerinden Çukurambar ve Konya Yolu, Eskişehir Yolu çevresinde yer alan plazaları ve binaları kiralayarak yerleşmesinin sadece zengin inşaat şirketleri açısından bir anlamı olacağı açıktır.
FAHİŞ KİRA BEDELLERİ ÖDENİYOR
Fahiş kira bedelleri ile anlaşma yapan ‘kamu yararını, menfaatini, kaynaklarını korumakla mükellef’ kamu idarelerinden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı aylık 765 bin TL (stopaj hariç), Afet Acil Durum Başkanlığı 500 bin TL (stopaj hariç), Orman Genel Müdürlüğü 311 bin TL, Maliye Bakanlığı , Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı 293 bin TL, sağlık bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu 353 bin TL, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı 230 bin TL, Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü 250 bin TL, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Söğütözü Hizmet Binası 226 bin TL kira ücreti ödemektedir.
KENDİ BİNALARINI YAPABİLİRLER
Ak Parti iktidarının ortaya koyduğu inşaata dayalı ekonomik büyüme modelinde kıtlık yaşanmadığı aşikardır. Bütün kentlerimizde gerek TOKİ aracılığıyla kamu eliyle, gerek sermayedarlar eliyle kamu yapıları inşaatları yapılmaktadır. Hizmet binası yapımı için geçtiğimiz sene ihaleye çıkan Karayolları Genel Müdürlüğü’nün ihale bedeli 63 milyon TL, TÜİK’in ihale bedeli ise 83 milyon TL’dir. İnşaat yapım bedelleriyle kıyaslandığında kiracı durumundaki kamu kurumlarının yaklaşık 10-12 yıllık kira bedellerine kendi hizmet binalarını inşa edebilecekleri anlaşılmaktadır. Yani açık bir kaynak israfı söz konusudur.”