Prof. Dr. Levent Öztürk, uyku apnesinin beynin işlevleriyle ilgili birtakım sorunlara neden olduğunu, bu durumun da kişinin stres düzeyini artırdığını belirtti. Öztürk, uyku apnesi olan kişilerde, öğrenme ve konsantrasyon güçlükleri ile dikkat dağınıklığı görüldüğünü söyledi.
GECEDE 300-400 KEZ YAŞANIYOR
Apne sorunu yaşayan kişilerin daha asabi ve saldırgan hale geldiklerini ifade eden Prof. Dr. Öztürk, “Uyku apnesinin neden olduğu nefes durmaları sırasında, sempatik sinir sisteminin aktivitesi artar. Uyku apne sendromunda standart bir hastada, gecede 300-400 kere nefes durması meydana gelir. Uyku apnesi, beynin işlevleriyle ilgili birtakım sorunlara neden olur, bu da kişinin stres düzeyini artırır” dedi. Öztürk, uykuda nefes durmalarının ise yüksek tansiyon için bir risk faktörü oluşturduğuna dikkati çekti. Anatomik yatkınlığın uyku apnesi riskini artırdığını aktaran Öztürk, şunları kaydetti:
EGZERSİZLE AZALTILABİLİR
“Boyun kalınlığının 42-43 santimetre olması, uyku apnesi için bir risk faktörü oluşturuyor. Boynun kısa ve kalın olması da tıkanma eğilimini artıran bir etken. Çene küçük ve geriye doğruysa, bunun üzerine kilo, yaş ve alkol kullanımı da eklendiğinde, nefes durmaları kaçınılmaz hale geliyor. Anatomik yapı için yapılacak bir şey yok ama kilo kontrolü uyku apnesi eğilimini azaltabilir. Uykuda solunum bozukluğu olan hastalar için egzersiz önem taşıyor. Egzersiz yapıldığında, beyin, kaslarımıza çeşitli sinyaller gönderiyor. Bu sinyaller boyun bölgesindeki kaslarımızın normal zamandaki gerginliğini artırarak sarkmasını ve hava yollarını kapatma eğilimini ortadan kaldırıyor. O açıdan egzersiz yapmak, kilo verdirmese bile hastalarda apne şiddetini azaltıcı bir eğilim gösteriyor.”