Edinilen bilgiye göre; 1900’lü yıllardan 1980’li yıllara kadar Güdüşlü’nün yazlık yerleşim yeri olarak kullanılan alana yapılan mescitte köylüler yıllarca namazlarını kıldı. 1980’li yıllarda alandaki mescit binası yıkılıp alanı yazlık namaz kılınan yer olarak kullanılmaya başlandı. 1983-1988 yılları arasında dönemin Aydın Valiliği’ni yapan Aykut Ozan’ın yardımları ile alan güzelleştirilip derme çatma bir barakadan oluşan çay ocağı yeniden inşa edildi. Bir süre çay ocağı olarak kullanılan alan daha sonra köy tüzel kişiliğince alkollü mekan olarak kullanılmaya başlandı. Bazı köylülerin iddiasına göre, mescit alanının bu şekilde meyhane ve pavyon olarak kullanılmaya başlamasının ardından köyün başı dertten hiç kurtulmadı. Ve köyde sürekli sel baskınları yaşanmaya başladı.
Yaşanan sıkıntıların mescit alanının meyhane ve pavyon olarak kullanılmaya başlamasına bağlanmasına bazı köylüler katılıp bazı köylüler katılmazken herkes köyde sel baskınlarının bu olaydan sonra başladığını doğruluyor. Köy Muhtarı Tarjan Arıcan, sel baskınlarının dağ köylerindeki ormanlık alanların tarım alanlarına dönüştürülmesinden kaynaklandığını ileri sürerek “Her şeye rağmen insanlar yaşanan sel felaketlerini mescidin yanına yapılan restorana bağlıyor. Madem böyle inanılıyor. Belediye bir daha ihaleye çıkmasın, restoran kapatılsın” diye konuştu. Yapılanın yanlış olduğunun farkında olduklarını söyleyen köylülerden Müfit Tüloğlu, “Mescidi çocukluğumdan beri hatırlarım. Biz de bu alanda namaz kılıyorduk. Daha sonra muhtar bir abimiz çay ocaklarını kahveleri restoran çevirdi. Halk arasındaki mescidi bozdular meyhane yaptılar söylentisi sürekli dolaşıyor. Bunlar da böyle afet olduğunda akla geliyor. Bence meyhane kapatılsın” diye konuştu.