Doğu ve Güneydoğu’da terör faaliyetleri nedeniyle görevden alınan HDP’li isimlerin yerine kayyum olarak atanan 94 belediye başkanı, şehirlerin çehresi kadar adeta kaderini de değiştirdi. Star'dan Selim Efe Erdem'in haberine göre, yeni başkanlar 30 yıldır el değmemiş yatırımları tamamlarken, bölgede yaşayan vatandaşlar ise memnuniyetlerini “Burası Diyarbakır mı diye soruyor dışarıdan gelenler. Diyarbakır’ın şehir olduğunu hatırladık. Yıllar sonra nefes almaya, huzur hissetmeye başladık.Artık yolda yürürken can güvenliğimizi değil geleceğimizi düşünüyoruz. Diyarbakır’a bir huzur geldi, havası değişti. Güzellik geldi, her taraf yeşillik oldu” diyerek dile getiriyor.
Vatandaşlar, çöp kente dönüşen meydanların, ağaçlar ve çiçeklerle yeşile büründüğünü, patates tarlası gibi yolların yarış pistine dönüştüğünü, artık gençleri hendeklere götürülürken değil okul, spor ve kültür merkezlerinde gördüklerini, esnafın kepenk kapatmaya ve haraç vermeye zorlanamadığını, sokağa çıktığında can güvenliğini değil günlük yaşantı ve gelecek planlamasını düşündüklerini anlattı.
DİYARBAKIR HEDEF BÜYÜTTÜ
Terör örgütü ve kaçakçılara giden kent rantının yeni belediye başkanları tarafından kesilip vatandaşa hizmet için kullanılınca neler olabileceğini gördüklerini belirten vatandaşlar, buna örnek olarak Şehit Derik Kaymakamı ve Derik Belediye Başkan Vekili Muhammet Fatih Safitürk’ün hayatı pahasına terör örgütlerine değil halka hizmet etmesini örnek gösteriyor. Başta Diyarbakır olmak üzere onlarca yıldır belediye hizmetleri alamamış bölgedeki vatandaşlar, güvenlik, yol, su, kanalizasyon, elektrik, park, spor ve kültür tesisi gibi temel altyapı hizmetleri hızlıca çözülünce ‘beklentilerinin büyüdüğünü’ söylüyor. Diyarbakırlılar, “Şimdi şehre metro veya raylı sistem bekliyoruz. Halkın kaynakları terör örgütüne gitmeyince Diyarbakır’ın ne kadar güzel bir şehre dönüşebileceğini gördük” diyor.
‘HER ŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK’
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Cumali Atilla, göreve başladığında belediye otobüsleri günlerdir çalışmıyor, çöpler toplanmıyordu. Halkın beklentilerini uzun bir dönem gözlemleyen ildeki sivil toplum kuruluşları, kurum yöneticileri ve vatandaşlarla birebir görüşen Atilla, bu doğrultuda belediye çalışmalarını yönlendirdi. Başkan Atilla, “Göreve geldiğimiz ilk gün ‘Her Şey Çok Güzel Olacak’ dedik. Bunun için de hükümetimizin destekleri ve belediyelerimizin imkanları çerçevesinde çalışmalarımızı planlıyor ve uyguluyoruz. Şehrin en acil işlerini ilk etapta tamamlayıp bu şehrin güzel ve kadirşinas insanlarına yakışır bir şehri meydana getirmek için gayret ediyoruz. Yatırımlarımızı yaparken bu şehrin insanlarına kulak veriyoruz” diye konuştu.
VATANDAŞLAR NE DİYOR?
Kayyum güzel işler yapıyor
Avukat ve imam Emin Mülayim (47): Eskiden belediyeler ideolojik hareket etti ve halkın hizmet beklentilerine yanıt vermedi. Sadece fikir anlamında halkı milliyetçiliğe iten bir hizmet anlayışı sergilediler. Halkın imkanlarını illegal yollara harcayan bu belediyelere devlet ‘dur’ dedi ve atanan kayyumlar şehircilik anlamında güzel değişikliklere imza attı. Yoldan çevre düzenlemesine, kültür ve sportif faaliyetlerinden manevi değerlere kadar hizmet anlayışı dikkat çekti. Diyarbakır’ın çehresi değişiyor. Hep derdim. ‘İki tane köy şehir var, biri İzmir diğeri Diyarbakır’. Diyarbakır şimdi şehre benzedi, kendimize geldik. Bayrak, vatan gördük. Türk bayrağını hiç bir zaman göremezdin. Kayyum sonrasında belediyelerin tabelalarında Türk bayrağı gördük.
GENÇLER EYLEME DEĞİL SPORA YÖNELDİ
Eski belediye başkanları, Müslüman Kürt halkının da oylarıyla seçildi. Ama geldikten sonra bölgede seküler bir Kürt anlayışı ortaya koymaya çalıştılar. Diyarbakır Belediyesi’nin önüne İslami olmayan ve bizim kültürümüzle dinimizle bağdaşmayan heykeller koydular. Halk bu noktada şaşırdı ama korkudan da olsa bir şey söyleyemedi. Bunlar kaldırıldı. Kayyumlar atandıktan sonra önemli olan bölgede hakikaten kültürel anlamda önemli adımlar attı. Gençler iyiliğe hayıra, kültüre, spora yöneldi eyleme değil. Evladını camiye götürmeyen anne babanın çocuğuna sokakta başkaları sahip çıkar. Bu bölgede de HDP’nin kullandığı argüman bunlardı. Kültür sanat etkinlikleri üzerinde de milli manevi değerleri ön planda tutacak bir ortam oluşturmak lazım.
BEN ÖMRÜMDE BÖYLE DİYARBAKIR GÖRMEDİM
Aile Koordinasyon Merkezi Yönetici Nezihe Kent (50): Eski Diyarbakır ile şimdiki arasında dağlar kadar fark var. Diyarbakır’a bir huzur geldi, havası değişti. Güzellik geldi, her taraf yeşillik oldu. Farkı en çok kente dışarıdan gelen insanlar dile getiriyor. Ben öğretmenlik yapıyorum. Okula gidebilmek için yağmurun altında 45 dakika otobüs beklediğini bekliyordum. Şimdi neredeyse hiç beklemeden modern otobüslerle seyahat ediyoruz. Eskiden her taraf çöp kokuyor, sivrisinekten uyuyamıyorduk. Diyarbakır’ın yerliyisiyim ama ben daha önce böyle bir Diyarbakır görmedim.
Diyarbakırlılar eğlenmeyi hatırladı
İşadamı Ömer Arıcı (42): Eskiden örgütün baskıyla esnaf kepenkleri kapatmaya zorlanırdı. Halk korsan gösteri ve hendek terörü nedeniyle tedirgin olup sokağa çıkmakta çekinirdi. Şimdi Diyarbakırlı sokağa çıkmaya, kafe ve lokantalara gitmeye, alışveriş yapmaya başladı. Kent ticareti ve eğlenceyi hatırladı. Yeni atanan belediye başkanları, hızla asfalt ve kaldırımları yeniledi, parklar yaptı. Sur ilçesi hendek terörüne harap olmuştu. Hızla bambaşka bir yere dönüştü. Yeniden turistik bir mekana dönüşmeye başladı.
Artık şehrimize metro da istiyoruz
Doktor Hatice Aksu (36): Diyarbakır’da alt yapı ve çevre düzenlemelerinde gözle görünür bir düzelme var. Şehirde alt yapıda su ve kanalizasyon üst yapıda trafik gibi ciddi sorunlarımız vardı. Şehirde eskiden yağmur yağdığında köprülerin altı dolar ve araçlar yollarda kalırdı. Üst geçitler olmadığı için, karşıdan karşıya bile geçemezdik. Diyarbakır’da, alt yapı ve kültürel faaliyetlerin yanı sıra trafik sorunun çözümü için metro ya da raylı sistem istiyoruz. On Gözlü Köprü’nün etrafında ona yakışmayan yapılar ve restorasyon sırasında kot farkı olan Sur’daki tarihi camimizle ilgili düzenleme bekliyoruz
Diyarbakır modern bir şehre dönüştü
Mühendis Zeki Efe (32): Kayyum belediye başkanları atandıktan sonra, ilk dikkatimizi çeken şey şehrin çehresinin değişmesi oldu. Yıllardır bozuk olan yollar asfaltlandı, sokaklar ve meydanlar birden ağaçlar ve çiçeklerle doldu ve yeşil bir şehre büründü. Kaldırımlardan sosyal tesislere, her yer Diyarbakır’ın tarihi dokusuna uygun taşlar ve yapılarla yenilenmeye başlandı. Diyarbakır denilince akla gelen terör bölgesi algısı aşıldı. Diyarbakır artık savaş alanı değil modern bir şehir görüntüsünde. Belediyenin kültür ve gençlik merkezlerinde daha önce militan yetiştiriliyordu, adeta PKK’lı yetiştirme kamplarıydı. Küçük yaştaki çocuklar, terör örgütüne elaman olarak yetiştiriliyordu. Kayyum başkanlar atandıktan sonra, belediyelerin imkanları ve para kaynakları, millete aktarılınca milli ve tarihi değerlerine bağlı gençler yetişmeye başladı. Sonrasında ne oldu? Eskiden şehre gelenler ‘Diyarbakır’a gidiyorum, oturacak, gezilecek bir parkı bile yok’ diyordu. Şimdi her yerde parklar, meydanlar yapılıyor.
İŞ İÇİN ‘DAĞ REFERANSI’ BİTTİ
Harap olan tarihi yapılar ihya edilirken, mağdur edilen ailelere ev imkanı sağlandı. Diyarbakır Surları’nın içinde turizme kazandırılan mekanlar, yeşil alanlar, ailenle gidebileceğin yerler oluştu. PKK propagandasıyla dükkanların yıkılıp esnafın çıkarılacağı söylenirken kayyum başkanlar buradaki dükkanların dış görünüşlerini doğaya ve tarihe uygun ihya etti. Diyarbakır’ın modern bir şehir olduğunu hatırladık. 10 Gözlü Köprü daha önce bimekan alanıyken restorasyon sonrası Diyarbakırlıların sayfiye alanına dönüştü. Üç hafta önce İstanbul’dan gelen akrabam, ‘Burası Diyarbakır mı’ diyerek şaşırdı. Belediyelerde işe alınacak personele görüşme sırasında daha önce “Belediye’ye girmen için dağda adamın ya da şehidin olacak” şartı aranıyordu. Şimdi işe almada tek referans “Bu işe ehil misin” oldu. Bütçedeki para, dağa değil halka hizmete gidiyor. Kayyum başkanlar, hiç bir ayrım gözetmeksizin halka hizmet götürüyor. Örneğin, buradaki bir mezarlıktaki yıkık dökük mezarlıklara ilişkin ayaküstü bir serzenişte bulunduk. Kısa süre baktık ki mezarlık bakım ve onarımdan geçmiş.
Klimalı durak şaşırttı
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, alt yapı sorunlarını çözmesinin yanı sıra yeni doğan bebeklere yardımdan, ücretsiz internete kadar Diyarbakırlıların hayatını kolaylaştıran sayısız yeni hizmete imza attı. Duraklarda şehrin iklim koşullarına göre klima gibi uygulamayı gören Diyarbakırlılar, şaşkınlığını gizleyemedi. Birbirinden farklı alanda hizmetler sunan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, yeni doğan çocuklara “Hoşgeldin Paketi” verilmesi, hasta yakınlarına ücretsiz konaklama imkanı, perşembe günleri mezarlıklara ücretsiz servis ayarlanması, taziye evlerine ücretsiz ihtiyaç temini, yoksullara kuru gıda yardımları, evde bakım ve temizlik” hizmetleri verdi. Ayrıca çocuklara yönelik projeleri hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, Diyarbakır’ın ilk “Çocuk Sokağı”nı ve yaşlılar için de Bağlar ilçesinde “Huzur Sokağı”nı hizmete açtı. Bunun yanında çocuk ve yetişkinlere yönelik ücretsiz sinema gösterimleri, kültür, sanat ve spor kurslarının düzenlenmesi ve yetişkinlere yönelik mesleki eğitim çalışmaları büyük bir taleple hayata geçirildi. Diyarbakır’ın spor altyapısının geliştirilmesi adına da mahalle ve okul bahçelerine toplam 46 spor tesisinin yapılması için de çalışmalara start verildi. Ulaşımın konforlu olması adına da çalışmalar yapan Büyükşehir Belediyesi, araç filosuna yeni araçlar ekledi. Uzak mahalle ve ilçelere, yeni güzergahlar ve ek seferlerle toplu ulaşım hizmeti verildi.