Piyasalarda Bugün
Haftanın son işlem gününde global risk iştahına dair söyleyebileceğimiz farklı bir başlık maalesef bulunmuyor. Elimizden gelen tek şey “zayıf Amerikan doları” temasına teşekkür etmek ve nihayet Türk lirasının da bu eğilimden yararlandığını görmekten duyduğumuz mutluluğu belirtmek. Üstelik bu durumu yıllık enflasyonun %14 seviyesini aştığı günde yaşayarak. Kuvvetli ve kredibilitesi yüksek iletişimin olumlu yansımaları olsa gerek. Geride kalan günde risk iştahını anlatmak adına elimizde yeni bir argüman yok. Önemli çaprazların neredeyse tamamında Amerikan dolarına karşı ciddi değer kazanımları söz konusu. Örneğin, AUD ve CAD 2018’den bu yana en yüksek seviyesinde bulunurken, CHF için aynı periyot 2015’ten bu yana şeklinde ifade ediliyor. Keza Asya’ya döndüğümüzde Tayvan dolarında bu durum 1997’den bu yana en yüksek değer olarak karşımıza çıkmakta. Özetle, “zayıf Amerikan doları” teması yerküre üzerindeki her noktada etkili oluyor ve bir noktadan sonra sürdürülebilirliği ciddi tartışma konusu olacak gibi görünüyor. Fed, bundan önceki krizlerde olduğu üzere yine uyguladığı para politikasının yan etkileri konusunda başarılı olmuş görüntüsü çiziyor.
ABD hisse senetlerinin ağırlıklı değer kazançları içerisinde olduğu ancak kapanışlarda bu denli başarılı olamadığı günde Pfizer’ın aşısına dair arz problemi ve taşınmada çıkacak sıkıntıya yönelik tartışmaların nispeten etkili olduğu söylenebilir. Buna göre, WSJ haberi yılsonuna dek planlananın yarısı kadar bir aşının taşımasının gerçekleştirileceği yönünde. Ancak, bu gelişmenin sürpriz olmadığı ve hatta şirketin ay başlangıcındaki bilgilendirmesinde yer aldığı da verilen cevaplar arasında bulunuyor. 2021’de ise 1 milyardan fazla doz aşının üretim ve taşıması gerçekleştirilecek.
Diğer gündem başlıklarına da hızlı bir şekilde göz atmak mümkün. OPEC+ toplantısından orijinalin planın %25’İ ölçeğinde artış kararı çıktı, 500 bin varil. Beklenen durum 5 haftadır yükseliş sergileyen petrol kontratları fiyatlarının içerisinde bulunuyor. Brexit görüşmelerinde AB’nin son dakika talepleri olduğu kulisine rağmen GBPUSD paritesi 1.35 denemesi yaptı. Müzakereci Barnier Brüksel’e döndü ve temaslar bulunacak. Hafta sonu anlaşma açıklaması gelebileceği beklentisi hala daha mevcut. ABD’de mali teşvik paketi beklentilerinin yıl bitmeden realiteye dönme ihtimali korunurken, global COVID vakaları 65 milyonu, vefat sayısı ise 1.5 milyonu aştı.
Bizim dışımızda tüm bu olup bitenler bir yana Kasım ayı enflasyonu ciddi anlamda yukarı yönlü sürpriz yaptı ve yıllıkta %14.03 seviyesinde açıklandı. Gıda, kur geçişkenliği ve çekirdek enflasyondaki bozulma yükselişte etkili oldu. Böylece, reel faiz makasımız yaklaşık 1.5 puan daralmış oldu. Daha önemlisi, bu gelişmeler izlenirken, TCMB’ye dair faiz kararı tartışmaları yakın geçmişte olduğu üzere alevlenmedi ve lira cinsi varlıklar baskı altında kalmadı. Sınırlı kur yükselişi ve endeks zayıflaması izlenen ortamda Hazine ve Maliye Bakanı Sn. Lütfi Elvan’dan gelen sosyal medya mesajı pozitif etkide bulundu ve beklentileri olumluya çevirdi. Bu da demek oluyor ki kuvvetli iletişim kredibilitesi yüksek ortamda yapıldığında ciddi anlamda bozulan enflasyon verisinde dahi çalışabiliyor.
Piyasalar
Adına ister “reflasyon” ister “zayıf Amerikan doları” teması diyelim. Bir şekilde Kasım ayı başlangıcından bu yana ciddi ölçekte yüksek risk iştahı fiyatlaması ortamından geçiyoruz. Muhtemelen bir klasik haline gelen “yılsonu rallisi, Noel Baba rallisi” gibi tanımlamaların şu anda merkezindeyiz ve 2020 yılını ilerideki değerlendirmelerimizde söz konusu fiyatlama temasının öne çekildiği ve hatta Kasım ayında başladığı bir dönem olarak anlatacağız. ABD’de gerçekleştirilen başkanlık seçimleri, olumlu yönde takip edilen aşı haber akışı ve fon akımlarının IIF hesaplamalarına göre GOÜ grubunda 76 milyar dolar ile rekor kırması tüm bu gelişmeleri anlatmaya fazlasıyla yetiyor. Haftanın son işlem gününde tek önemli maddemiz ABD’de açıklanacak olan Kasım ayı istihdam raporu olacak. Öncü göstergeler karışık bir resim oluşumuna işaret ediyor. Her ne kadar BBG Terminal üzerindeki beklenti 475 bin kişi artışa işaret etse de riskler kuvvetle muhtemel aşağı yönlü. Risk iştahını etkileme potansiyeli ve/veya kar realizasyonunun yolunu açma ihtimali ise verinin kırılımlarında belli olacak. Görülen, son çeyrekte ciddi ölçekte olmasa da ABD ekonomisinde ivme kaybının başladığı. Keza istihdam piyasasında da. Küresel Amerikan doları zayıflamasına nihayet Türk lirası da kayıtsız kalmadı ve günü %1.16 değer kazancı ile tamamlayarak EMFX grubu içerisinde üçüncü sırada yer aldı. BİST 100 endeksi kapanışı %0.40 yükselişle 1330 puan seviyesinden gerçekleşirken, ülke risk primi 360bp seviyesine geriledi (%-3.28) pandemi öncesi seviyeleri işaret etti. Liranın değerlendiği ve ülke risk primindeki gerilemenin gerçekleştiği gün enflasyon verilerinde bozulma olduğunu ve bunun kuvvetli bir iletişimle yönetildiğini not düşmek gerekiyor. EMEA bölgesi endekslerinde kapanışlar ağırlıklı değer kayıpları şeklinde gerçekleşti. Euro Stoxx 50 %-0.12, FTSE 100 %0.42, DAX %-0.45 ve Rusya (RTS, USD) grubu %0.30 ile takip edildi. Takip edilen endekslerde son 30 güne kıyasla işlem hacimlerinde %20-30 aralığında düşüşler oldu. Amerika kıtası işlemlerinde Avrupa’ya kıyasla oluşan resim daha pozitifti. Majör ABD endekslerinde yataya yakın pozitif kapanışlar olurken, S&P 500 endeksi günü tamamlamadan hemen önce eksiye döndü, %-0.06. Dow Jones ve Nasdaq ise %0.2 yükselişle takip edildi. Kıtada yer alan gelişmekte olan ülke varlıkları da ağırlıklı olumlu seyrederken Merval %-0.21 ile ayrıştı. Bovespa kapanışı ise %0.37 oldu. Asya’da haftanın son fiyatlamaları karışık seyrediyor. TSİ 08.10/ NKY 225 %-0.29, Hang Seng %-0.16, CSI 300 %-0.37 ve KOSPI %1.32 ile işlem görüyor. Offshoreda USDCNH paritesi 6.5262 ile yuanda değer kazancına işaret ederken, PBOC tarafından fixing kur ayarlaması 6.5507’de bulunuyor.
Fiyatlamalar
BİST 100 işlemlerinde teknik açıdan haftalık grafikte destek seviyesi olarak 1290-1245, direnç olarak ise 1350 puan seviyelerini izliyoruz. Lira performansı, CDS ve özellikle son dönemde dikkat çeken artan korelasyonla Avrupa hisselerindeki fiyatlama eğilimi BİST 100 fiyatlamasını etkileme potansiyeline sahip. 6 Kasım sonrası gözlenen işlemlerdeki ciddi yükselişin ardından kar realizasyonu eğilimleri 30 Kasım gününde gözlenen şekilde devam edebilir ve fakat orta vadeli görünümü bozacak ölçekte görmüyoruz. USDTRY paritesi işlemlerinde azalan ülke risk primi ve atılan normalleşme adımlarının etkili olmasının ardından ek negatif yeni bir başlık doğmadıkça Türk lirası lehine pozisyonlanmanın devam etmesini bekliyoruz. Günlük grafikte 7.76 destek, 7.85-7.92 ise direnç olarak izlenebilir. EURUSD paritesi fiyatlamalarında global Amerikan doları yaklaşımı ana etken konumunda kalmaya devam ederken bölgeye dair haber akışı da fiyatlamalara yön verir durumda. ABD başkanlık seçimleri sonrasında global risk iştahındaki artışla EUR lehine sınırlı durumun oluşabileceğini değerlendiriyoruz. Kısa vadeli EUR yükselişi açısından 1.1880 bölgesi üzeri eğilimin sürdürülebilirliği önemli. 1.2090 bölgesinin geçilmesiyle hareket 1.22 potansiyeli ile yoluna devam edebilir. Şu an için kalıcı 1.20 üzeri eğilim beklentisinde değiliz. Yılsonu Amerikan doları talebi (düşük ihtimal de olsa) ve ECB’den gelecek mesajları görmek daha doğru olacaktır.
ABD ISM-H & Markit PMI, Kasım 2020 - Markit ve ISM ayrışması sürüyor: H endeksi geriledi
Hafta içerisinde açıklanan ISM-I endeksinin ardından bugün takip edilen hizmet endeksi de geriledi ve fakat genişleme bölgesindeki eğilimini korudu. Buna göre, Kasım’da 55.8’e düşmesi beklenen endeks 55.9 olarak açıklandı ancak Ekim’e kıyasla -0.7 puan ivme kaybetti. İhracat siparişleri -3.3 puan ile eşik değer olan 50.0 sınırına 50.4 ile yaklaşırken, istihdam ise 50.1’den 51.5’E yükseldi ve sürpriz yaptı. Stoklar 4 puan azalırken, fiyat endeksi ise 3 puan artışla 66.1 oldu ve enflasyona yönelik beklentileri destekledi. Aynı dönem içerisinde Markit hizmet PMI 58.4, bileşik PMI ise 56.6’ya yükseldi.
Yarın açıklanacak olan NFP verisi öncesinde takip edilen veri seti karışık bir resim oluşumuna işaret ediyor. İstihdam tarafındaki karmaşaya rağmen net olan şu ki genişleme bölgesinde kalmasına rağmen ISM endekslerinde ivme kayıpları gözlenmeye başlamış durumda. Son çeyrek ABD ekonomisi kısmen yavaşlayacak. 2021 1Ç ise global gidişat ve aşının dağıtımına bağlı şekillenecek.
Bu verinin de ISM-I vari risk iştahını bozmasını beklemiyoruz.
ABD Haftalık İşsizlik Maaşı Başvuruları, 27 Kasım - Cuma günü öncesinde beklentilerden daha iyi bir resim oluştu
ABD’de yarın açıklanacak olan Kasım ayı istihdam verileri öncesinde takip edilen öncü göstergelerin karışık seyri sürüyor. ISM-I endeksinde istihdam kalemindeki daralmanın ardından ADP’nin beklentilerin gerisinde kalması moralleri risk iştahı tarafında bozmaya yeterli olmazken, bugün açıklanan haftalık işsizlik maaşı başvurularında 712 bin kişi ile piyasa beklentisi olan 775 bin kişinin gerisinde kalındı ve nispeten olumlu bir resim oluştu. Öte yandan bir önceki haftaya ait veri ise
778 bin den 787 bin düzeyine yukarı yönde güncellendi. 4 haftalık ortalama 751 binden 740 bine gerilerken, 20 Kasım haftasına ait devam eden başvurular ise 6 milyon düzeyinden 5.5 milyon seviyesine çekilme gösterdi.
Haftalık başvurular tek başına önemli bir gösterge değildir. Eğer ki kriz döneminde ya da karmaşanın tam ortasında değilseniz. Ancak, pandemi sürecinin devam etmesi ve kapanmaların ABD’de yerel bazda gerçekleşmesi veriye yakından göz atmamıza zemin hazırlıyor. Akşam saatlerinde açıklanacak olan ISM-H verisi ise yarın izlenecek olan NFP öncesinde en önemli gösterge konumunda.
Verinin piyasalara doğrudan bir etkileşimi olmasını beklemiyoruz.
TCMB Haftalık Veriler - Yurtdışı yerleşiklerin Türk lirası varlıklara yönelik ilgisi devam ediyor
TCMB tarafından 27 Kasım dönemlerine ait menkul kıymet ve YP mevduat rakamları açıklandı.
Buna göre, toplamda +381.3 milyon dolar performansın takip edildiği dönemde, hisse senedi talebi +234.1 milyon dolar, repo dahil DİBS işlemleri ise +147.2 milyon dolar (repo -55.9 milyon dolar) ile takip edildi.
Hesaplamalarımıza göre, veri döneminde yabancıların DİBS içerisindeki payı %3.9 ile yatay seyretti.
2020 yılında hisse senedi kaleminde -4.6 milyar dolar çıkış olurken, repo dahil DİBS cephesinde -7.6 milyar dolar (repo hariç -7.5 milyar dolar) çıkış takip edildi. Toplam rakam ise -12.2 milyar dolar oldu.
TCMB analitik bilançosundan yaptığımız hesaplamaya göre, son veri itibarıyla 7.8619 USDTRY parite seviyesi ile net rezerv rakamını 4.1 milyar dolar seviyesinde buluyoruz. ? Haftalık bazda açıklanan rakamlara göre, TCMB brüt+altın rezervi -889 milyon dolar ile 84.1 milyar dolar seviyesinde bulunmakta.
Bankalardaki toplam YP mevduatlar -74 milyon dolar ile 255.9 milyar dolar olurken, yurtiçi yerleşiklerin YP mevduatları ise -189 milyon dolar ile 227.9 milyar dolar oldu. Gerçek kişi hesapları +101 milyon dolar, tüzeller ise -290 milyon dolar ile izlendi.
2020’nin tamamında bankalardaki toplam YP mevduatlar +31.8 milyar dolar, yurtiçi yerleşiklerin YP mevduatları +34.3 milyar dolar, gerçek kişi hesapları ise +23.7 milyar dolar oldu.
Kaynak Deniz Yatırım
Hibya Haber Ajansı