ÖZTÜRK, 11 Şubat Dünya Epilepsi Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, epilepsinin, kendini çeşitli türde nöbetlerle belli eden bir hastalık olduğunu anlattı. Tahminlere göre dünyada 65 milyon epilepsi hastasının olduğuna işaret eden Öztürk, "Buna her yıl yaklaşık 2,4 milyon yeni epilepsi hastası eklenmektedir. Ülkemizde de bu sayı 750 bin civarındadır." bilgisini verdi. "Epilepsi hastaları toplumda saklanmakta, bu durumda etkin tedaviye ulaşamamaktadır. Toplumun yanlış ön yargıları nedeniyle de bu hastaların yaşam kaliteleri daha da düşmektedir." ifadelerini kullanan Öztürk, şunları kaydetti: "Ülkemizde epileptik nöbetlerin tam olarak tanınamaması, epileptik çocuğu olan anne babaların çocuklarını gizleme, sosyal hayattan uzak tutma çabaları hem bu çocukların tedavilerini engellemekte hem de eğitim alma, iş sahibi olma, aile kurmalarına engel olmaktadır. Oysa biliyoruz ki epilepsi hastalığı büyük oranda tedavi edilebilir. Bu hastalar günlük hayatlarını iyi bir şekilde sürdürmekle kalmaz, hatta sanat, bilim, yöneticilik gibi önemli alanlarda büyük başarılar elde edebilirler."
TEDAVILER ARTIK ÇOK GELIŞTI
Öztürk, epilepsinin hiçbir neden olmadan ortaya çıkabildiği gibi beyin ve beyin zarını etkileyen enfeksiyonlar, kaza ve travmalar, kanamalar, damar hastalıkları, beslenme bozuklukları, metabolik ve genetik bazı hastalıklarla ortaya çıkabildiğini aktararak, "Genetik olarak geçebilen bazı epilepsi türlerinin akraba evlilikleri ile yaygınlaşabiliyor. Günümüzde elektronik ortama aşırı maruz kalma da özellikle çocuklarda risk oluşturmaktadır. Epilepsi alanında hastalığın nedenlerine yönelik ve tedavi amaçlı çalışmaların bulunuyor. Geliştirilen yeni ilaçlar, cerrahi ve yeni girişimsel yöntemlerle, klasik ilaç tedavisine cevap vermeyen hastaların tedavisi başarıyla yapılabiliyor"diye konuştu.