Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi (ODIHR) ile Türkiye’deki seçim gözlemcilik faaliyetlerine yönelik uzun yıllardır işbirliğinin sürmekte olduğu belirtilerek, “Bu kapsamda Türkiye’de 16 Nisan günü gerçekleştirilen halk oylaması için de davette bulunulmuş olup, Gözlem Misyonunun faaliyetleri için makamlarımız ülke genelinde her türlü işbirliğini göstermiştir” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, Türkiye’deki anayasa değişikliğine yönelik halk oylamasının AGİT içinde örnek gösterilecek düzeyde yüzde 85’in üzerinde bir demokratik katılımla gerçekleştirildiğinin altı çizilerek şöyle devam edildi:
“Gözlem Misyonuna raporlarında maddi hatalardan ve yanlış yönlendirmeye yol açabilecek eksik bilgilere dayalı yorumlardan kaçınmaları yönünde daha önce de telkin ve tavsiyelerde bulunulmuştur. Bu bağlamda 16 Nisan halk oylaması sonrası ODIHR heyetinin AKPM gözlem heyetiyle birlikte yayımladığı 'İlk Bulgu ve Sonuçlar Raporu’nda ve basın toplantısında dile getirilen siyasi içerikli ve itham edici ifadeler üzüntüyle karşılanmıştır. Heyetin Yüksek Seçim Kurulunun halihazırda TBMM’deki tüm partilerin temsilcilerini de içerdiğini göz ardı ettiği görülmektedir. Halk oylamasının uluslararası standartların gerisinde kaldığı gibi bir yorum kabul edilemez. Esasen halk oylamasının gerçekleştirilmesinden kısa süre önce AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi Direktörü tarafından halk oylamasıyla ilgili siyasi içerikli beyanlarda bulunulması, bu heyetin Türkiye’ye önyargılarla geldiğini, nesnellik ve tarafsızlık ilkelerini dikkate almadığını göstermiştir. Söz konusu ilk bulgular raporu da bu taraflı ve önyargılı yaklaşımın bir yansımasıdır.”