12 Haziran seçimlerini milliyetçi pencereden yorumlamak gerekirse, seçmen nabzını iyi tutan AKP’nin milliyetçi oylardan çok usta manevralarla ciddi anlamda faydalandığına vurgu yapmamız gerekecek.
Çok ayrıntıya girmeye gerek yok. Bu tezimizi teyid için sadece AKP listelerindeki ülkücü, milliyetçi kökenden gelen adaylara bakmak yeterli olacaktır.
Bakınız, Kayseri’de 3 dönemdir önemli orandaki ülkücü oy Sadık Yakut kanalıyla AKP’ye kayıyor. Yapılan bağımsız araştırmalar, asgari olarak bu ilimizde yüzde 3’lük bir oy oranının sırf bu sebepten dolayı AKP’ye gittiğini gösteriyor.
Yine aynı sebeple Manisa’da bu seçimlerde aday gösterilen Selçuk Özdağ ismiyle yüzlerce milliyetçi oyun AKP’ye kaydığını görüyoruz. Tabii, Sümer Oral gibi milliyetçi-ülkücü tabanın tepki duyduğu adayların gösterilmesi de işin bir başka kaybettiren yönü olmuştur.
Aynı şey Amasya’da Prof. Dr. Naci Bostancı, Ankara’da Haluk İpek gibi isimlerle elde edildi.
Bir defa MHP kurmaylarının aday gösterirlerken AKP’nin ince eleyip sık dokuyan tarzından örnek almaması ve bunu 3 dönemdir de aklının ucundan bile geçirmemesi çok gariptir.
MHP’nin kurucusu ve her şeyi olan rahmetli Başbuğumuzun oğlu Kutalmış Ahmet Türkeş’in AKP listelerinden aday gösterilmesi çok şeyi ayan beyan gösterirken, bunu ne yazık MHP kurmay heyeti bir türlü görmemiştir.
Anadolu’da seçim gezilerinde “Türkeş’in oğlu AKP’de” mesajı gidilen her yerde verilerek özellikle Orta Anadolu’daki MHP’li seçmenin AKP’ye oy vermesi sağlanmıştır.
Çarpıcı bir başka örnek ise, MHP’nin nispi ağırlığı olan Erzurum’da yaşanmıştır. Daha önce MHP MKYK’da görev almış, Ortadoğu ve B.Kurultay Gazetesi eski yazarlarından İbrahim Aydemir isminin AKP listelerinde yer alması binlerce MHP’li seçmen oyunun AKP’ye yönelmesini sağlayarak, MHP’nin 2. milletvekili çıkarmasının önüne geçilmiştir.
Bunlar sadece birkaç örnek. Bunların yanında AKP İl ve İlçe teşkilatlarında da bu dengeleri iyi gözlemleyerek siyaseten elde ettiği başarıların tesadüfi olmadığını göstermektedir.
Bu gelişmeleri iyi okuyacak bir MHP üst aklına ihtiyaç vardır. ARGE biriminin ve parti okulunun bu tür siyasi okumaları yapamayışı MHP’nin hep baraj seviyelerinde bir yerde kalmasına sebep olmaktadır.
Bu durumu duyarlı bazı kalemler köşelerinde çok defa dile getirdiler. Hatta buna ilişkin hazırlanan ciddi raporlar Genel Başkan Devlet Bahçeli’ye defaatle takdim edildi. Ancak, sümen altı edildiğinden olsa gerek her seçim sonucunda aynı durumlarla karşı karşıya kalındı. Bu defada bir derkenar olarak bu notu biz düşelim, umalım ki, birilerinin kulağında iz etsin de, hiç değilse bundan sonrası için çok daha akılcı yöntemlerle AKP’ye akan oyların önüne geçilsin.
Son cümlemiz 12 Haziran seçimlerinde MHP’nin aldığı oy oranına ilişkin olsun. YSK’nın açıkladığı verilere göre MHP’nin aldığı oy oranı yüzde 13,2’dir. Gerçekte ise bu oran yüzde 18’ler düzeyinde olmalıdır. Yüzde 5’lik kaybın en önemli sebebi ise AKP’nin stratejik aday göstermesine karşın MHP’nin tam tersi bir tutumla karşılık vermesi olmuştur.
Bu kör gözüne gösterilen taktiği görememek, MHP’de siyaset yapanların ne kadar dar bir pencereden baktıklarını göstermektedir ki, bunda ısrara bir ad vermek bizim açımızdan mümkün değildir.
Vesselam!
Siyasete Milliyetçi Bakış
Milliyetçi Gazete