Son günlerde Batı medyasında sıkça dile getirilen Türkiye eleştirileri, demokrasiye ilişkin yüzeysel ve yanlı bir bakış açısının ürünü olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle İngiltere ve Fransa gibi ülkelerde yaşanan olaylar, bu iki yüzlülüğü gözler önüne seriyor.
İngiltere’de, geçtiğimiz dönemde yaşanan ilk Gezi benzeri olayların ardından, suçüstü mahkemelerinde onlarca kişi hızla mahkum edildi. Hükümet ise sosyal medya üzerinde yeni düzenlemeler getirerek ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı adımlar atmakta gecikmedi. Bu tür olaylar, Batı’nın kendi demokrasisini nasıl koruduğunu gösteriyor. Ancak, bu ülkeler söz konusu Türkiye olduğunda, demokrasinin evrensel standartlarına atıfta bulunarak bizi sorgulama cüretinde bulunuyorlar.
Öte yandan, Paris’te yaşanan ilk büyük patlamanın ardından Fransız ordusu şehirlere girerek sıkıyönetim ilan etti. Başlatılan olağanüstü hal uygulaması defalarca uzatıldı, en ufak sokak gösterisi dahi şiddetle bastırıldı. Fransa, bu sert önlemlerle kendi güvenliğini sağlama yolunu seçerken, aynı zamanda dünya genelinde demokrasinin savunucusu olarak kendini lanse etmeye devam ediyor.
Bu baylar, tüm boş zamanlarını bizim demokrasimizi sorgulamakla geçiriyorlar. Ancak aynı anda dünyanın en tehlikeli üç terör örgütüyle birden savaşan, içeride binlerce taşeronla mücadele eden, dışarıda ise sınırları Ortadoğu’ya kadar uzanan bir güvenlik hattı oluşturan Türkiye’nin gerçekleri göz ardı ediliyor. İstihbarat servislerinin, etki ajanlarının cirit attığı bir ülkede, demokrasiyi korumak kolay bir iş değildir. Ancak Türkiye, tüm bu zorluklara rağmen demokrasisini güçlendirmek için kararlılıkla yoluna devam ediyor.
Bu eleştiriler, Batı’nın ikiyüzlülüğünü ve çifte standartlarını bir kez daha gözler önüne seriyor. Türkiye’nin demokrasisine yönelik bu saldırılar, aslında bizim ne kadar doğru yolda olduğumuzu ve ne denli büyük bir mücadele verdiğimizi gösteriyor. Biz, demokrasimizi korumak için mücadele ederken, bu eleştirileri yapanların kendi ülkelerindeki uygulamalara bakmalarında büyük fayda var. Türkiye, her türlü zorluğa rağmen, demokrasisini savunmaya ve güçlendirmeye devam edecektir.