“AŞTİ’de servis kavgası çıktı” haberlerinin ardından Ankara Şehirlerarası Otobüs İşletmeciliği ve Acenteleri Derneği Başkanı Ethem Ateş, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Sınırlı Sorumlu (S.S) Başkent Otobüsçüleri Otogar İşletmecileri ve Esnafları İşletme Kooperatifi Başkanı Necmettin Çelik’in, “AŞTİ’de 28 kişilik servis araçlarında 58 kişi taşınıyor” iddialarına yanıt veren Ethem Ateş, “Servis araçlarımız, yük değil yolcu taşımaya yönelik ‘halk’ ve ‘EGO’ otobüsleri türünde hizmet veriyor. Bu yüzden servis araçlarımız, 28 kişi koltuklu 28 kişi de ayakta olmak üzere toplam 56 kişiyi taşıma hakkına sahip” dedi.
D1 belgesi alması gerekir
Çelik’in, hiçbir eksiklerinin bulunmadığı halde kendilerine servis yapma konusunda izin vermedikleriyle ilgili yaptığı açıklamaya da değinen Ateş, “Söz konusu kooperatif servis yapmak istediğini belirtmiş olsa da, bunu yerine getirebilmesi için öncelikle firma sahibi olması gerekir. Bunu yapabilmesi içinse Ulaştırma Bakanlığı’ndan firma sahibi olduğunu belirten ‘D1’ belgesi alması gerekir” diye konuştu. Dernek çatıları altında servis hizmeti veren kooperatifleri hakkında bilgi veren Ateş, şöyle devam etti:
Servis araçları keşmekeş içindeydi
Derneğimiz çatısı altında 43 yeni model araçla günün 24 saati ücretsiz bir şekilde servis hizmeti veren kooperatifimiz, AŞTİ’de ki D1 yetki belgesi olan firmaların ve acentelerinin ortak olduğu bir kuruluştur. AŞTİ’de servisler Şubat 2005 tarihinde, tüm firmalarımızın ve acentelerinin ortak talebi sonucunda kaldırılmıştır. Servisler kaldırılmadan önce AŞTİ’de yaklaşık 350 servis aracı bulunmaktaydı. Bu servis araçları ve servis görevlileri sayılarının çokluğu, denetimde yetersizliklere neden oldu. Servis araçlarında, “içki içilmesi”, “uygunsuz davranışlarda bulunulması”, “yolcudan ücret alınması”, ve “korsan taşımacılık” gibi şikayetler sık sık gelmekteydi. AŞTİ’ye dönüşlerde de yolcu alındığından, gelenlerden kim yolcu kim başka amaçla geliyor belli değildi. Servis araçları alanı tam bir keşmekeş içindeydi. Bu alanlara idrar kokusundan, hırsız ve dolandırıcılardan girilemiyordu. Kimin yolcu kimin, ne olduğu belli olmuyordu.”