TBMM Danışma Kurulu'nda uzlaşma sağlanamaması üzerine MHP, sanayi sektöründe yaşanan sorunların araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesine ilişkin araştırma önergesinin bugün görüşülmesini içeren grup önerisini, Genel Kurul gündemine getirdi.
Önerinin aleyhinde söz alan Genç, laik Cumhuriyetin hiçbir dönemde bu kadar tahrip edilmediğini öne sürerek, Türkiye'nin kötü yönetildiğini iddia etti.
Deniz Feneri Derneği e.V. olayına ilişkin iddiaları gündeme getiren Genç, vatandaşların kutsal din duygularını istismar ederek para toplayanların, yaklaşık 15 milyon euroyu Kanal 7 ve Zekeriya Karaman'a gönderdiklerini savundu.
Genç, "Zekeriya Karaman kim? Onun oğlu ile Tayyip Bey'in oğlu bacanak. Demek ki Deniz Feneri, Tayyip Bey'in derneğiymiş... Tayyip Bey'in oğlunun aldığı geminin parası, bu parayla ödenmiş mi ödenmemiş mi?" diye konuştu.
Kamer Genç'in, "Bülent Arınç, Fethullah Gülen'in yurtdışındaki çocuklarını topluyor, getiriyor" sözleri üzerine, yerinden kalkan AK Parti Burdur Milletvekili Bayram Özçelik, "Allah'ından kork be... Yeter artık ya" diyerek, kürsüdeki Genç'e doğru yürüdü.
AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, TBMM İdare Amiri Muhyettin Aksak ve AK Parti Burdur Milletvekili Mehmet Alp, kürsüdeki Genç'e doğru giden Özçelik'i durdurdu. Tartışmanın büyümesi üzerine Başkanvekili Güldal Mumcu, birleşime ara verdi.
"Battı mı...?"
Özçelik'in, arada da tepki göstermeye devam etmesi üzerine, CHP Mersin Milletvekili Vahap Seçer, "Battı mı sana Fethullah Gülen deyince?" şeklinde bağırdı.
AKP milletvekillerinin, CHP'lilere, "Sizin genel başkanınız hakkında iddialarda bulunsa ne yapardınız?" diye sormaları üzerine, CHP Ordu Milletvekili Rahmi Güner, "Benim genel başkanıma laf söyleyemezsiniz" diye bağırdı. AKP'li milletvekilleri de "1 trilyon liraya ne oldu?" diye karşılık verdi.
Aradan sonra açılan birleşimde kürsüye gelen Genç, laik Türkiye Cumhuriyetinin bütünlüğünü koruyacağına, namusu ve şerefi üzerine yemin ettiğini anımsattı.
Türkiye'nin; İtalya, Yunanistan ve İngiltere tarafından işgal edildiği 1920'li yıllarda, halkın birleşerek ülkenin bağımsızlığını sağlamak için canını verdiğini ve devlet kurduğunu belirten Genç, "O zaman insanlar bölünmeyi isteselerdi; hazır İngilizler, Yunanlılar, Fransızlar ve İtalyanlar gelmişken, onlarla işbirliği yaparak bölücü bir devlet kurabilirlerdi" dedi.
Kamer Genç, Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf'ın, "devletin resmi plakalı aracıyla tarikat şölenine katılmasının kendisini rahatsız ettiğini" söyledi. Genç, "Bu devlette yapılan soygunları ben anlatmasam, kim anlatacak? Eğer ben kime iftira atıyorsam, beni mahkemeye versin.
Siz benim üzerimde niye bu kadar baskı kuruyorsunuz? Yiğitliğiniz varsa, gidelim sokakta yürüyelim. Ben vatanıma, insanlarıma, milletime karşı ihanet etmiyorum. Makam ve mevki beklemeden, kimseden korkmadan, vicdanımın sesine dayanarak, düşüncelerimi söylüyorum" diye konuştu.
"Kime hakaret ediyorum kardeşim?"
AKP sıralarından, "Hakaret ediyorsun" diye laf atılması üzerine Genç, "Kime hakaret ediyorum kardeşim. Burada suistimalleri söylemek hakaret midir? Ben diyorum ki Bülent Arınç'ın, Fethullah Gülen'in 700 öğrencisini getirip de şiirler okutup, bu şiirleri kim yazdı demeye hakkı var mı? Güneydoğu Anadolu Bölgesinde okumayan bir çok çocuk var. Öncelikle onları okut, bu memleketin sadık evlatları yap" diye konuştu.
ABD'ye giden AKP'li milletvekillerinin Fethullah Gülen'i ziyaret ettiğini iddia eden Kamer Genç, "Kimdir bu arkadaşımız, ne yapmak istiyor? Türkiye'deki kurulu sermayesi nereden geliyor, rejimdeki rolü nedir? Türkiye'de bir tehlike var, bu tehlikeyi görelim, rejim gidiyor" dedi.
Genç'in konuşması sırasında AKP Manisa Milletvekili Mehmet Çerçi, "Neyle ilgili konuşuyor?" diyerek kürsüye yürüdü. Bunun üzerine AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, Çerçi'nin yanına gitti ve kürsüden uzaklaştırdı.
"Biz vekil değil miyiz?"
Sataşma olduğu gerekçesiyle söz isteyen DTP Muş Milletvekili Sırrı Sakık ise partisinin Çanakkale Kongresinde yaptığı konuşmada, insanların omuz omuza emperyalistlere karşı nasıl savaştığını gördüklerini anlattığını söyledi.
"Eğer 1920'lerin ruhuna uygun hareket edilmiş olsaydı, Atatürk'ün etrafını kuşatanlar 1924'lerde onu farklı yöne çekmemiş olsaydı, bugün bu kan ve şiddet olmazdı" şeklindeki sözlerini çarpıtarak, "sanki Mustafa Kemal'e dil uzatılmış" gibi gösterdiğini belirten Sakık, Kürt sorununun çözüm adresinin Çanakkale, İstanbul ve TBMM olduğunu söylediğini bildirdi.
Sırrı Sakık, Genç'in, hep savcıları ve hakimleri göreve çağırdığını ifade ederek, "Kendisi sürekli vekil olduğunu söylüyor. Peki biz vekil değil miyiz? Kırmızı plakaya binmem sizin bir lütfunuz değil ki. Hakaret etme hakkınız yok. Mustafa Kemal sığınılabilecek bir liman değil, yanlışlıklarınızı O'nunla telafi etmeyin" dedi.
"Oturun oturduğunuz yerde"
MHP'nin grup önerisi aleyhinde söz alan Canikli, Genç'in sözlerine yanıt verdi. Kamer Genç'in bilimsel konuşmalar yapmadığını, zerre kadar zeka kırıntısı olmayan konuşmalar yaptığını ifade eden Canikli, "Sadece hakaret ve provoke ediyor, geriyor. Bunu kınıyorum, ancak onun seviyesine inemeyiz. Hiç kimsenin Meclisin huzurunu bozmaya hakkı yok. Herkes eleştirisini yapacak ancak ispatlanmamış iddiaları burada dile getirerek, burada olmayan insanlara hakaret etmeye hiç kimsenin hakkı yok.
Bu, seviyesizliktir. Provoke etmek konusunda gayet maharetli bir arkadaş, provokatör uzmanı sanki. Bu milletin huzura, sakinliğe ihtiyacı var; bu, Meclis için de geçerli. Ama bilmiyorsanız, bilgi birikiminiz, zeka seviyeniz yeterli değilse, o zaman konuşmayın, çıkmayın buraya, oturun oturduğunuz yerde" dedi.
Konuşmaların ardından yapılan oylamada, MHP'nin grup önerisi kabul edilmedi.
Bu arada, DTP'nin, enerji alanında yaşanan sorunların tespiti ve alınması gereken önlemlerin belirlenmesini içeren araştırma önergesi ile CHP'nin, Avrupa'da Türklere yönelik ırkçı saldırıların nedenlerinin araştırılmasına ilişkin önergelerin bugün görüşülmesine ilişkin grup önerisi reddedildi.
Genel Kurulda, daha sonra Gelir Vergisi Kanununda değişiklik öngören tasarının görüşmelerine geçildi.