ANKARA Hürriyet’in haberinin ardından mezunları, öğrencileri, öğretmenleriyle el ele veren Cumhuriyet liselilerin ileti yağmuru Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’nun ivedi çözümünün ardından dün duygu seline dönüştü.
Google ve Facebook’da grupları olan Cumhuriyet Liseliler’in
"Okulumuzu Geri İstiyoruz" çağrısıyla da bütünleşen kent kampanyasına, sadece Cumhuriyetliler değil kentliler de destek verdi. Yarım asırlık hatıralar da, geçmişin rafından inip "an"a taşındı.
Bu da Masuniyet Müzesi
İstanbul Orhan Pamuk’un
"Masumiyet Müzesi"nin açılışına hazırlanırken,
Ankara da Cumhuriyet Lisesi’ni yok olmaktan kurtararak
"Masuniyet (Dokunulmazlık) Müzesi" örneği sergiledi. Cumhuriyet Lisesi örneği, kentin hafıza mekanları ve farkındalık konusunda da emsal oldu.
Cumhuriyet Lisesi örneğinde el ele veren duyarlılık,
"TMMOB Mimarlık Şenliği 2008"in unutulmaz sloganının da kulaklarını çınlattı:
"Kent bir lades oyunu değildir.
Aklımda!"
Unuttuğumuz için kaybedilenlerin çoğu,
"hafıza mekanlarımız"dı aslında.
Kendi hafızamızın flulaşması,
kentli hafızamızı da yok ediyor, üstelik yarattığı koyu sisle yeniden üretimini de engelliyordu.
Cumhuriyet Liseliler ise bu örnekte yıllar önceki gibi okulun bahçesinde toplanarak, hep birlikte seslendiler:
"Unutmadık, aklımızda..."
Yarım asrın her yılından iletiler
ANKARA Cumhuriyet Liseliler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı İ. Hüsnü Çubukçu’nun yanısıra, bir çok "Cumhuriyetli" iletileriyle sevinçlerini dışa vurdu.
n İsimlerini hatırlayabildiğim sevgili öğretmenlerim: Alpay Toloy, Pire Mehmet, Muzaffer Kayıran (Kovboy), Nesrin Barlas, Sabahat Dökmen, Gülender Keleş, Nermin Cengiz, Pembe Öztürk, Mesude Topbaş... Hepinizi saygıyla anıyorum.. Canım arkadaşlarım: Füsun Yücel,Semra Kepoğlu,Seval Özer ve ikizler-Levent, Gülden Kamacık..Ülkü Dergisi’ndeki arkadaşlarım..Hepinizi çok seviyorum..Hayatımın en güzel üç yılında yoluma çıktığınız için çok teşekkürler... Ankara Cumhuriyet Lisesi ’okul’ gibi bir okuldu..Şimdi adı ile yaşayacak.
(Ayşe Kalkanlı Karasu)
n Ankara Hürriyet’in manşeti beni sevindirdi. Bu olay, lisemize gönül veren herkese bir çağrı oldu diye düşünüyorum. Bu çağrıyla okulumuza sahip çıkmamız gerektiğini anlamış olduk. Haberciliğinizle bizleri bilgilendirip, harekete geçme çağrısında bulunduğunuz ve bizlere öncülük ettiğiniz için size teşekkür ediyorum.
(Barış Çelik)
n Hep birlikte büyük bir dayanışma örneği sergiledik ve "artık çok geç" diye birşey olmadığını hep birlikte gördük. Bu yıl 50. kuruluş ve kurtuluşu hep birlikte kutlayacağız. Geçmiş kırgınlık, kızgınlık ve küsmelerin bir kenara bırakılmasının zamanıdır.
(Deniz Gülen Özden)
n 1958-1959 öğrenim yılında Bahçelievler Ortaokulu’nda talebeyim. Bir gün rahmetli müdiremiz Saadet Göbelez Ülgenalp bizi toplayarak; "Bugün size çok sevinçli bir
haber vereceğim. Önümüzdeki öğrenim yılı okulumuz liseye dönüştürülüyor. Artık ortaokulu bitirdikten sonra liseye de aynı okulda devam edeceksiniz. Daha da sevinçli bir
haber, Lisemizin adı Cumhuriyet Lisesi oluyor ve Türkiye’de Cumhuriyet adı verilen ilk lise bizim okulumuz oluyor" demişti. Lisemizin adının yaşatılacağı haberini bugün de gazetenizden ve sizin sütununuzdan okuduktan sonra 50 yıl önce yaşadığım sevinci aynen yeniden yaşadım.
(Mehmet Hamurkaroğlu)
n Cumhuriyet Lisesinde 3 yıl ortaokul, 3 yıl lise olmak üzere 6 yıl eğitim ve öğretim hayatım geçti. Aynı zamanda Tanrıöver Kız İzci Oymağı ile Ayper Kız İzci Ocağının izcisiydim.1979 yılında mezun olduktan sonra okulumuzun izcilerini oymak ve ocak izci lideri olarak çalıştırdım. Zehra ve Şemi Aktopuk öğretmenlerimizin bize bıraktığı mirası devam ettirdik. 1984 yılında bir yıl öğretmenlik stajımı mezun olduğum lisemde yaptım.Herhalde okulu bitirdikten sonra okuldan kopmayan her yılını satır satır bilen tek kişi benim diye düşünüyorum. Verdiğim emekler helal olsun. Cumhuriyet Liseli olmaktan gurur duyuyorum.
(Şebnem Ercebeci)
Hatırladıklarımız...
Cumhuriyet mezunları, yarım asıra ulaşan anılarını da
Ankara Hürriyet’e yazarak, bir döneme ilişkin tarihe kayıt da düştüler.
Arılar Pastanesi, Santo Piknik, Selçuk Kırtasiye-Plak gibi o günlerin buluşma mekanları da anılarla birlikte yeniden canlandı.
Arılar Pastanesi ve Santo Piknik
CUMHURİYETLİLERİN gözde mekanlarından birisi,
Arı Sineması’nın girişte sol köşesindeki Arılar Pastanesi’ydi. Kış günlerinde
Ankara İl Radyosu’nun müzikleri eşliğinde içilen salebi
HATIRLIYORUM.
Okulun tam karşısında 4.Cadde’de küçük
Santo Piknik de okula 1-1.5 saat önce gelmelerin mekanıydı. Santo Piknik’ten yukarı doğru 50 metre gidince aynı sıradaki Şarapçı Bakkalı ve sirke keskinliğindeki beyaz Çubuk,
Ankara şaraplarını
HATIRLIYORUM.
Karadenizli ressam hoca
n KARADENİZLİ resim hocası, ressam, kahkahası, hoşgörüsüyle öğrencilerinin kalbini çalan
Osman Akbay’ın, FIAT BIS benzeri küçücük bir otomobili vardı. Sekiz-on öğrencinin onu okulun kapısından taşıyıp, arka sokağa koyduğunu, Osman Hoca’yı melek eşi Gönül Hanım’ın yatıştırdığını
HATIRLIYORUM.
TÖS genel grevine öğrenci desteği
n TÜRKİYE Öğretmenler Sendikası’nın Aralık 1969’daki grevine Cumhuriyet Lisesi öğretmenlerinin bir bölümü de katılmıştı. Aralarında bizim de olduğumuz bazı öğrenciler de bir günlük boykotla (aslında boykottan çok okuldan kaçma da denilebilir) destek verdi öğretmenlerine. Müdür Yardımcısı
Hüseyin Alpar’ın okulun bahçesinden "Geri dönün, mahvederim" tehdidini
HATIRLIYORUM. Ve Bahçelievler Karakolu polislerinin, topluca Fen Fakültesi’ne yürüyen öğrencileri tekme-tokat kovaladığını...
Kantinin sucuklusu
n ON beş dakikalık
"uzun teneffüs"te, zemin katta pinpon masasının durduğu alana bakan okul kantininin önündeki kuyruğu ve kare ekmeğe yapılan bol baharatlı, kıpkırmızı yağlı sucuklu tostunu ve "çift kaşarlı"yı
HATIRLIYORUM.
1976 yılında lise boykotu
n CUMHURİYET Lisesi’nde ilk örgütlü boykot 1976’da yapıldı.
Ankara Barosu Felsefe Grubu Başkanı Gürbüz Özaltınlı o günleri şöyle anlatıyor:
"Bahçelievler Cumhuriyet Lisesi’nde okudum. Lisede ilk boykotu 1976 yılında yaptık. Nisan ayında okul bahçesinde bir arkadaşımız silahlı saldırı sonucu boynundan yaralandı. "Toplu bir tepki oluşturalım" kararını alarak pazartesi günü derslere girmedik ve bütün lise bahçede toplandı. Emniyet Müdürlüğü’nden bürokratlar gelerek öğrencileri yatıştırmaya çalıştı."
12 Eylül’e giden süreçte, Cumhuriyet Lisesi’nin önündeki 80. Sokak’ın ve okul duvarlarının, sağın ve solun slogan yazmak için en çok rağbet gösterdiği alan olduğunu
HATIRLIYORUM.