Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Keçiören Belediye Başkanlığının Kalaba Kent Meydanında, enerji verimliliğine ilişkin düzenlediği basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, Akkuyu´da kurulacak nükleer santral için ilk kazmanın ne zaman vurulacağını sorması üzerine, Japonya´daki depremin ve deprem sonrası oluşan tsunaminin etkilerinin ve bunların sebeplerinin, nükleer güç santrallerinde oluşturduğu hasarların izlendiğini, bunların henüz raporlanmadığını, Uluslararası Atom Enerji Kurumu ve TAEK ile beraber bunları an be an takip ettiklerini söyledi.
Japonya´da yine dün gece 7,4 büyüklüğünde bir deprem olduğunu hatırlatan Yıldız, o depremin de 20 kilometre ileride bir başka santrali koruma sistemleriyle beraber kapattığını ifade etti.
“Japonya’dan Çıkarılacak Dersler Var”
Buradan çıkarılacak dersler olduğunu anlatan Yıldız, Türkiye’nin artık gelişen, değişen, büyüyen yapısıyla beraber mutlaka nükleer güç santralleri teknolojisine geçeceğini, Türkiye´nin de buradan çıkaracağı dersler bulunduğunu belirtti.
Güvenlik sistemlerinin tartışılmasını doğru bulduklarını ve bunu Akkuya´da Ruslarla beraber yapılacak teknolojide beraber enine boyuna irdeleyeceklerini ve uygulamasına geçeceklerini ifade eden Bakan Yıldız, şöyle devam etti: "Biliyorsunuz proje şirketi bir açıklama yaptı. Şu ana kadar Türkiye´de 9 şiddetinde deprem olmadı ama 9 şiddetindeki depreme göre, Türkiye´nin en dayanıklı, en muhkem binasını, yapısını gerçekleştirmiş olacak proje firması. Biz de bu konuda lisanslamalar izinler ve denetimle alakalı görevimizi kamu kuruluşları olarak otorite olarak devam ettireceğiz. Şu anda güvenlik önlemlerinin tekrar irdelenmesi, depremle alakalı analizlerin tekrar teyit edilmesi, tekrar gözden geçirilmesi gerekiyor. Bunların hepsini tek tek, adım adım yaklaşık 11 başlıkta 88 tane kalemi elden geçireceğiz, hem proje firması hem bizler olarak."
“Muhalif partilerin seçim beyannamelerinde olan şeye itiraz niye”
Akkuya´da kurulması planlanan nükleer santrale CHP´nin itirazlarının bulunduğunu ve bunu Anayasa Mahkemesine taşımayı düşündüğünün hatırlatılması üzerine Yıldız, hem parti programlarında hem de seçim beyannamelerinde gerek muhalefet partilerinden CHP´nin, gerekse MHP´nin nükleer güç santralleri kurulması ile alakalı bir söylemlerinin bulunduğunu, bundan dolayı kendilerine teşekkür ettiklerini belirtti. İktidarı ve muhalefeti ile hükümetlerden hükümetlere değişen bir politika yerine devlet politikası haline gelmiş bir nükleer güç santralleri yapım iradesi olduğunu ifade eden Yıldız, "zannediyorum, muhalefetin usulu ile alakalı bir kısım konuları tartışmaya açmak isterler. Biz her zaman buna hazırız, kendilerini bilgilendirmeye hazırız" dedi. Bununla ilgili bütün çalışmalarının şeffaf olduğunu ve çalışmaları kamuoyu ile paylaştıklarını anlatan Taner Yıldız, burada en önemli konunun nükleer santrallerin bütün iktidarı ve muhalefetiyle AKP, CHP ve MHP´nin parti programlarında ve seçim beyannamelerinde bulunduğunu, bunun önemli bir artı, ortak paydaya koyulabilecek önemli projelerden biri olduğunu söyledi.
Taksicilere yönelik LPG ve dizelde indirim çağrısına ilişkin bir soru üzerine de Bakan Yıldız şunları kaydetti: "Taksicilerimizin şu anda piyasadan özel anlaşmalarla LPG´de yüzde 7´ye varan dizelde, benzinde de yüzde 5´e varan indirimler aldığını biliyoruz. Bu güzel bir şey, rekabet ortamında serbest piyasada ham petrol fiyatlarının arttığı şu ortamda bu tarz indirimler almış olması sevindirici. Dün Petroleum Kongresinde yaptığım konuşmada bu indirimlerin artık kurumsal hale gelebilmesi ve açıklanması ile ilgili konulardır. Zaten pratikte olan, zaten uygulanan bir konunun, bir söylem olarak da açıklanmasıdır. Biz kurumlarımıza özel yapılan anlaşmalarla, bayilerle yapılan anlaşmalarla ve dağıtım şirketleriyle yapılan anlaşmalarla hafta içerisinde yüzde 3-5 indirimle aldığımız ortamdan, hafta sonu kendi araçlarımıza bindiğimizde, o indirimden yararlanamadığımız oluyor. Bu, vatandaşın bundan yararlanabileceği anlamına geliyor. Dolayısıyla biz onların kar hadlerinden çok fazla fedakarlık yaparak değil ama böyle bir imkandan daha geniş kesimi yararlandırmak açısından bunu söyledim. İstanbul´da 18 bin tane, Ankara´da 8 bine yakın taksi var. Onların da bu indirimden yararlanmasının vatandaşa sirayet edeceği gerekçesiyle bunu söylemiştim.´´
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, bir vatandaşın, enerji kimlik belgesi müracaatında bir kısım aksamalar olduğunu belirtmesi üzerine, hem belediye hem de Bayındırlık Bakanlığı ile bunu konuşacağını, sistemin mutlaka oturması ve hiçbir vatandaşın işinin aksamaması gerektiğini söyledi.
“Yıllık 2 milyar lira yalıtımdan Tasarruf Sağlanabilecek”
Bakan Yıldız, Enerji Verimliliği Kanunu ile beraber hayata geçen uygulamaları görmekten memnuniyet duyduklarını, bunların tüm kamu kurum ve kuruluşlarına örnek olması gerektiğini söyledi. Petrol fiyatlarının arttığı son günlerde enerji verimliliğine dönük çalışmaların daha anlamlı hale geldiğine işaret eden Yıldız, sağlanan tasarruf miktarının yüzde 30, hatta bazı binalarda yüzde 40´lara çıktığını söyledi. Türkiye´de 16 milyon konut, yaklaşık 20 milyona yakın da bina olduğu düşünüldüğünde, yıllık 2 milyar lira yalıtımdan tasarruf sağlanabileceğine dikkati çeken Yıldız, enerji verimliliğinin yanı sıra elektrik, doğalgaz kullanımında da tasarruf önlemlerinin hayata geçmesini istediklerini vurguladı. Enerji kimlik belgesi uygulaması ile 1 Ocak 2012´den itibaren binaların kimlik belgesi olmadan ruhsat alamayacağına işaret eden Yıldız, binalara yalıtım, izolasyon ve diğer tasarruf tedbirleri olmadan ruhsat verilmemesinin hem vatandaşlar hem de işin disipline edilmesi için önemli olduğunu kaydetti.
“Sokak Aydınlatmalarına Genel Uygulama Gelecek”
LED´lerin teknolojisinin gelişmesi ve ilerlemesiyle beraber sokak aydınlatmalarında bir genel uygulamaya da gideceklerini bildiren Yıldız, şunları kaydetti: ´´Şu anda bunun teknoloji ile tamamen buluştuğu anlamına gelmiyor. Akademik çevrelerle önümüzdeki hafta İstanbul´da bir toplantı yapacağız, bunu da kamuoyuyla paylaşacağız. Eğer dünyadaki ve Türkiye´deki sokak aydınlatmaları teknolojisi son haline geldiği anda biz bu yatırıma başlayacağız ki bu da 7 bin adet bir nevi direk üzerinde yapacağımız çalışmadır. Bunu da çok önemsiyoruz. Sokak aydınlatmalarındaki bütün ampullerin özellikle bu son teknolojiyi yakaladıktan sonra yani LED´li teknolojide henüz ARGE çalışmalarının sonuna gelinmedi. O yapıldıktan sonra tamamen bu uygulamaya da geçebileceğiz. 100 birimlik enerjinin neredeyse 30 birimlik enerjiye kadar düşmesini sağlayacak yani yüzde 70´lere varan tasarruf olacak yeni bir lamba, LED teknolojisiyle beraber.
Bütün sokak lambalarını LED teknolojisiyle değiştirmek için teknolojinin son halini görmeleri gerektiğini ifade eden Yıldız, bunun tekrar tekrar ampul değiştirme işlemi yapmamak açısından önemli olduğunu, burada bir verimsizlik yaşamak istemediklerini kaydetti. Bakan Yıldız, bir soru üzerine, söz konusu teknolojinin Türkiye´de üretilmesi ile ilgili bir çalışma bulunduğunu, bu teknolojinin gelişiminin hem uluslararası arenada, hem de burada yapılmış olacağını belirtti.
“Keçiören Belediyesi Enerji Tasarrufunu Önemsiyor”
Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak da enerji verimliliği konusunda belediyenin yaptığı çalışmalar hakkında bilgi verdi. Belediye olarak göreve başladıkları andan itibaren enerji tasarrufunu önemsediklerini ve buna dönük çeşitli çalışmalarda bulunduklarını ifade eden Ak, öncelikle aydınlatmada tasarruflu ampul kullanımına gittiklerini, belediyenin hizmet binasına mantolama çalışması yaparak ısı yalıtımında tasarruf sağladıklarını kaydetti.
Yalıtımın neticesinde yüzde 30´luk doğalgaz tasarrufu sağladıklarına dikkati çeken Ak, yapmış oldukları harcamanın kısa zamanda kendisini amorti edeceğini söyledi.Bunu teşvik etmek amacıyla da özellikle kendi binalarından başlayarak, 2011´in Ocak ayından itibaren Keçiören´deki tüm binalarda mantolamanın zorunlu hale getirildiğini ve uygulanmaya başlandığını bildirdi.
Belediye ve park aydınlatmalarında LED´li aydınlatmaya geçerek enerji tasarrufunu çok daha yüksek seviyeye çıkarmak istediklerini anlatan Ak, Ankara´nın Bağlum bölgesinde rüzgar enerjisiyle elektrik üretimi için bir deneme yaptıklarını, verimli rüzgar bulunursa bir rüzgar türbini işletmek istediklerini sözlerine ekledi.