Önceki dönem milletvekillerinden, gazeteci ve yazar İbrahim Aydemir, Türkiye’nin dış politik vizyonunu değerlendirerek, Dolmabahçe’de gerçekleşen Türkiye–İtalya–Libya üçlü zirvesini “tarihi bir kilometre taşı” olarak niteledi. Doğu Akdeniz’de kutuplaşma yerine dayanışma ekseni inşa eden bu yaklaşımın, ortak gelecek iradesine dayandığını belirten Aydemir, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ev sahipliğinde yürütülen görüşmelerin; düzensiz göç, enerji güvenliği, ekonomik iş birliği ve Libya’nın istikrarı gibi kritik başlıkları kapsadığını vurguladı.
Türkiye’nin artık sorun çözen değil, çözüm üreten bir aktör olduğunu ifade eden Aydemir, “Bizim diplomasi anlayışımız haritayla değil, hakikatle yoğrulmuş vicdanla temellenmiştir” dedi. Erdoğan’ın insanlık çağrısının, Türk dış politikasının vicdan merkezli karakterini açıkça ortaya koyduğunu dile getiren Aydemir, Gazze’ye sahip çıkmanın sadece siyasal değil, ahlaki ve tarihi bir sorumluluk olduğunu söyledi.
GENÇLİK: TEKNOFEST RUHUYLA MEDENİYET TAŞIYAN NESİL
TÜGVA Yaz Okulları Finali’nde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Gazze’de şükür namazı kılacağız” sözlerini değerlendiren Aydemir, bu ifadenin hem bir inanç beyanı hem de gençliğe yüklenen medeniyet görevinin sembolü olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı’nın gençlerle kurduğu dili “pedagojik değil, tarihsel” olarak nitelendiren Aydemir, bu gençliğin ekran kuşağı değil, irfan çağının evlatları olduğunu söyledi.
Gençliğin tanımını “TEKNOFEST ruhuyla Kudüs’e, Gazze’ye, Çanakkale’ye omuz veren nesil” olarak yapan Aydemir, bu duruşun yalnızca dış politika tercihi değil, bir medeniyet ödevi olduğunu belirtti. Gazze’ye duyulan hassasiyetin, Türkiye’nin gençleriyle birlikte geleceğe emin adımlarla yürüdüğünün kanıtı olduğunu dile getirdi.
AZİZ SANCAR: TÜRK MİLLETİNİN İLİMDEKİ YÜZ AKI
Aydemir, Nobel ödüllü bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar’ın KKTC vatandaşlığına geçmesini tüm Türk milleti için bir iftihar vesilesi olarak değerlendirdi. Sancar’ın sadece laboratuvarlarda değil, milletin gönlünde de iz bırakan bir şahsiyet olduğunu kaydeden Aydemir, bu adımın bir vefa ve aidiyet beyanı olduğunu ifade etti.
Sancar’ın “Türk milletinin dünyaya açılan onurlu yüzü” olduğunu söyleyen Aydemir, KKTC vatandaşlığının basit bir prosedür değil, Türk dünyasını omuzlayan birleştirici bir irade olduğunu vurguladı. Gençlere çağrıda bulunan Aydemir, “Bilim, inanç ve millet aşkıyla yürüyen bu çizgi gençlerimize pusula olmalı” diyerek, Sancar’ın duruşunun örnek alınması gerektiğini ifade etti.
SAHTE DİPLOMA SKANDALI: VİCDAN TERAZİSİNDE YÜZLEŞME
Aydemir, Ankara’da patlak veren sahte diploma skandalı üzerinden gençlere ve kamuya güçlü mesajlar verdi. Helal kazancın kutsallığı, kul hakkının ağırlığı ve ilahi adaletin kaçınılmazlığı üzerine dikkat çekici ifadeler kullanan Aydemir, “Helale talip olan hakkını bilir. Kazanmadığı unvanın ağırlığı ise vicdanı çökertir” dedi.
Kur’an’da yer alan “Ellerinizle yapıp ettiklerinizin karşılığını yaşarsınız” ayetine atıfta bulunan Aydemir, skandalın adli boyutu kadar ahlaki çöküşe işaret ettiğini belirtti. “Adalet gecikir ama mutlaka tebellür eder” vurgusuyla konuşan Aydemir, hileyle gelen her unvanın sahibine bir yük ve utanç olarak geri döneceğini söyledi. Gençlere hitaben, “Diplomanız olmayabilir, ama vicdanınızı kirletmeyin” çağrısında bulundu.