Çoğunlukla “alaylı” olan ve adliyelerin önlerinde bir daktilo ile çalışan arzuhalcilerin yanlış makama veya yanlış içerikle yazdığı dilekçeler, davaların kimi zaman olması gerektiğinden daha uzun sürmesine yol açıyor, bazen de kaybettiriyor.
Bir avukattan yardım almayı genellikle “gereksiz” veya “pahalı” bulan kişilerin tercih ettiği arzuhalciler, yanlış yazdıkları dilekçeler yüzünden vatandaşları ciddi kayıplara uğratabiliyor.
Hukuk ve Hayat Derneği Genel Başkanı Mehmet Kasap, arzuhalcilere başvuran vatandaşların çoğunlukla yanlış yönlendirildiğini, dilekçelerdeki hatalar nedeniyle hak kayıpları yaşandığını bildirdi.
Ankara Adliyesi’ne günde 40 bin civarında kişinin geldiğini belirten Kasap, “Adliyeye işlem yaptırmaya gelen vatandaşların çoğu nereye ve nasıl başvuru yapacağını bilmiyor. Avukatlara işlem yaptırmak istemeyenler arzuhalcilerden yardım istiyor. Bu da vatandaşın çoğunlukla yanlış yönlendirilmesine neden oluyor” dedi.
Yazılan dava dilekçelerinin, davaların seyrini ve sonuçlarını doğrudan etkilediğine dikkati çeken Kasap, olumlu sonuçlar alınacak bir davanın, yanlış yazılan dilekçeler nedeniyle kaybedilebildiğini ifade etti.
Arzuhalcilerin çoğunun hukuk eğitimi almadığını ve işi “deneme-yanılma” yöntemiyle öğrendiklerini dile getiren Kasap, arzuhalcilerin yanlış yazdıkları dilekçeler yüzünden vatandaşın ciddi hak kayıpları yaşadığını söyledi.