MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Rum ve Ermenilerle aynı safta olduğunu öne sürdüğü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “faşizan” suçlaması nedeniyle milletten özür dilemesi gerektiğini belirtti. Bahçeli, Başbakan’ın, bu milletin Kurtuluş Savaşı vermesinden pişmanlık duyduğunu savundu. Mayın tasarısını eleştirirken, sınırların namus olduğunu belirten Bahçeli, “Bu nasıl namustur ki, 44 yıllığına yabancılara emanet ediliyor?” dedi.
Bahçeli, MHP grup toplantısında terörü ve bölücülüğü dirilten iktidarın, bugün Kandil Dağı’ndan gelen “kuryelerin” mesajlarını uygulamaktan başka çaresinin kalmadığı bir darboğaza kendi ayaklarıyla girdiğini savundu.
Bu nasıl namus?
MHP lideri, “Hükümetin düğmesine basıldığı anlaşılmaktadır. ‘Mademki terörü 25 yıldır önleyemedik o halde isteklerini kabul edelim’ yaklamışını ‘fırsat’ olarak dayatmak, hiç kimsenin haddi, hakkı ve harcı değildir” diye konuştu.
Hükümete Suriye sınırındaki mayınların temizlenmesini öngören tasarıyı “geri çekme” çağrısı yapan Bahçeli, bütün sınır boylarında “Hudut, milli namus ve şerefin korunduğu yerdir” diye yazdığını anımsattı. Bahçeli, “Bu nasıl bir namus ve şereftir ki, iktidar zihniyeti tarafından 44 yıllığına yabancılara emanet ve havale edilmek istenmektedir” diye konuştu.
MHP lideri, Başbakan’ın, “Farklı etnik kimlikte olanlar ülkemizden kovuldu. Bu, aslında faşizan bir yaklaşımın neticesiydi” sözlerine ise oldukça sert bir tepki göstererek şunları söyledi:
Faşizan yaklaşım
“Ecdadını aşağılamayı özgüven zanneden zihniyet çürümüşlüğünün ülkemizde hangi mevkilerde dolaştığını herkese göstermiştir. Bu konuda Türkiye ile hesaplaşmak isteyen Rumlar ve Ermenilerle aynı safta yer alması, Türkiye için büyük talihsizlik, kendisi için kara sayfadır. Türk miletini ve şerefli tarihini ağır bir iftirayla ve faşizm suçlamasıyla mahkûm etmeye yeltenen Başbakan, Türk milletinden özür dilemelidir. Bunu yapmamakta ısrarlı ise Türk milleti kendisini, Ermeni ve Rum yalanlarına sahip çıkan bir başbakan olarak milli vicdanda ebediyen mahkûm edecektir. Bu kafa yapısı artık belli olmuştur. Bu Lozan’ı sorgulayan, Sevr’i imzalayan ve hatta Kurtuluş Savaşı verdiğimiz için pişmanlık duyan, tarihimizi lanetleyen işbirlikçi zihniyetin günümüze kadar uzanmış tipik örneğidir. Başbakan dilinin altındaki baklayı artık çıkarmalıdır.
Türk milletinden duyduğu utancın ve hatta hıncın tarihi, kültürel, etnik gerekçelerini ortaya koymalıdır. Milletinden utanarak her ortamda özür dilemeye meyyal zayıflığın psikolojik nedenleri mutlaka kendi geçmişinde aranmalıdır.”