Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Atatürk Kapalı Spor Salonu’nda Ramazan öncesinde din görevlileri ile biraya geldi. Görmez, burada yaptığı konuşmada Ramazan’da hayata geçecek iki proje hakkında bilgi verdi. Komşuluk ilişkilerini canlandırmak için bir seferberlik başlatmak istediklerini söyleyen Görmez, “Sevgili Peygamberimize komşu olmak için iyi komşu olmak gerektiğine, vurgu yapmayı düşünüyoruz. Son yıllarda hızlı göçler, farklı yaşam biçimleri, hızlı kentleşme, bireyselliğin öne çıkması, insanların tutkularına esir olması, insan ilişkilerinin bütün boyutlarını olumsuz yönde etkilediği gibi komşuluk ilişkilerini de olumsuz yönde etkilemiştir. Öyle ki, aynı evin içinde yaşayan insanlar bile farklı odalara kapanarak birbirlerine komşu olmaya başladılar.” diye konuştu. Bu gerçekten hareketle komşuluk ilişkilerini yeniden canlandırmak için Ramazan’da bir seferberlik başlattıklarını ifade eden Görmez, "Amacımız, sadece komşuluğun önemini anlatmak için hamasi konuşmalar yapmak değil, sadece bazı nasihatlerle yetinmek değil, fiili bir seferberlik başlatmak. Bütün din görevlisi kardeşlerim, önce onlar kendileri komşuları ile ilişkilerini ayağa kaldırarak öncülük yapacaklar." dedi.
Din görevlilerinden önce kendi komşuluk ilişkilerini gözden geçirmeleri ardından da uygulamalı bir seferberlik başlatmalarını isteyen Görmez, şöyle devam etti: "Mesela, Ramazan’ın başından itibaren diyeceğiz ki, ‘lütfen herkes bir iftarını komşuları ile paylaşsın’. Ramazan’da diyeceğiz ki, ‘lütfen herkes sahurdaki çorbasını komşusu ile paylaşsın’ Ramazan’daki bütün konuşmalarımız, programlarımız komşuluk ilişkileri üzerinde olacaktır. Hem sözlerimiz hem uygulamalarımız hem çağrılarımızı, davetlerimiz komşuluk ilişkilerini canlandırmaya yönelik olacaktır."
Kampanyanın adının 'Asrımıza komşuluk aşısı' olduğunu belirten Görmez, "Büyük şehirlerimize, metropollere yeni bir komşuluk aşısı lazım. Bu komşuluk aşısının Türkiye’de fazlasıyla tutacağını, zaten milletimizin yüreğinde varolan bu duyguyu hatırlatmak sadece bizim vazifemiz olacaktır." dedi.
"HER EVDEN EN AZ BİR FİTRE BİR İFTAR AFRİKAYA"
Ramazan’da başlatılacak ikinci kampanyayı, ‘Her evden en az bir fitre bir iftar Afrikaya’ olarak açıklayan Görmez, şunları dile getirdi: "Dünyanın en fakir kıtası olan Afrika’da 40 milyonun üstünde insanın kronik açlık tehlikesi ile karşı karşıya kaldığı, her üç Afrikalıdan birinin yetersiz beslendiği, bu yıl özellikle Doğu Afrika ülkelerinin son 60 yılın en büyük kuraklığını yaşadığı, özellikle Somali, Etiyopya, Kenya, Eritre, Tanzanya, Uganda ve Burundi’de etkisini gösteren bu kuraklığın başta çocuklar olmak üzere binlerce insanın yaşamını tehdit ettiği hepimizce bilinmektedir."
Görmez, dünyanın hangi köşesinde olursa olsun insana yardım eli uzatmak, çok uzakta da olsa birileri açken tok yatmamak, insanlığın birlik ve dirliği için nimetleri paylaşmak ve mesafeleri yok sayarak gönül köprüleri kurmak için bir kampanya başlattıklarını kaydetti.
Her Evden Bir Fitre Bir İftar Afrika’ya kampanyasının Diyanet İşleri Başkanlığı ile Türk Diyanet Vakfı’nın işbirliği ile başlatıldığını aktaran Görmez, “Bu kampanya ile Ramazan’ın bereketini kardeşlerimiz ile paylaşmış, fitrelerimizin en azından bir tanesini, bir kişilik iftarın masrafını göndermek suretiyle Afrika’da açlık tehlikesi ile karşı karşıya kalan kardeşlerimize bir lokma ekmek, bir yudum su ikram etmiş olacağız.” dedi.
Uygulamanın 1 Ağustos’tan itibaren başlayacağını dile getiren Görmez, “Bütün operatörlerden AFRIKA yazıp 5601’e gönderilecek olan SMS’ler 5 TL karşılığında olacak. 3 SMS gönderildiğinde bir fitre bir iftar parası verilmiş olacaktır.” diye konuştu.
"BELİRLENİN FİTRE MİKTARININ ASGARİ RAKAM OLDUĞU UNUTULMAMALI"
Din İşleri Yüksek Kurulu’nun belirlediği fitre miktarının 7.5 TL olduğunu anımsatan Görmez, “Ancak bir hususun altını çizmek istiyorum. Din İşleri Yüksek Kurulumuzun belirlediği rakam asgari olan rakamdır. Asgari rakam 7.5 liradır. Ancak herkes kendi konumunu, kendi hayatını, hayat standartlarını dikkate alarak onun üzerinde verebilecektir. Ümit ediyoruz ki, fitrelerimiz ve iftarlarımız uzaklarda hayata tutunmaya çalışan çocuklarımıza, onların canlarına ab-ı hayat olacaktır.” dedi.
"ZENGİNLERİN DAVET EDİLİP FAKİRLERİN UNUTULDUĞU SOFRALAR KURMAKTAN KAÇINMALIYIZ"
Ramazan ayında, dünyanın gerçeklerini unutmadan, iftarların bir gösteriş ve reklam vesilesi haline getirilmemesi gerektiğinin altını çizen Görmez, “Orucun ruhuna uygun bir biçimde bir araya gelmeliyiz. Sadece zenginlerin davet edilip fakirlerin unutulduğu, bu yüzden de sevgili Peygamberimiz tarafından en kötü yemek olarak nitelendirilen sofralar kurmaktan ısrarla kaçınmalıyız.” dedi.
Fakir ve yoksulu doyurmak için düzenlenecek bütün iftar sofralarına ‘evet’ diyen Görmez, "Kardeşlikleri pekiştirmek için, komşulukları canlandırmak için, akrabalık ilişkilerini ayağa kaldırmak için verilecek tüm iftar davetlerine evet ama sadece reklam ve gösteriş için, sadece tanıtım amaçlı iftar soflarına hayır diyorum." şeklinde konuştu. Görmez, şatafatlı davetlerle israfın gölgesi altında asla bir araya gelinmemesi gerektiğini vurguladı. Gözü değil, gönülleri doyuran iftar sofralarında buluşulması gerektiğini dile getirdi. Din görevlilerine de çağrıda bulunan Görmez, "Lütfen öncelikle siz birbirinizi iftar sofralarına davet ediniz. Beni davet edin ben de geleyim." ifadesini kullandı.
Görmez bir basın mensubunun, "Yardımlar Afrika’ya ne zaman iletilecek?” şeklindeki sorusu üzerine, “Dün Kızılay Başkanımız ile görüştüm.Hem Kızılay’dan, hem Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan bir ekibimiz Ramazan’ın başında orada olacak. Vatandaşlarımızın yardımları başladığı andan itibaren, yardımları bir gün dahi herhangi bir hesapta bekletmeden, çocukların asli ihtiyaçlarını alarak Türk Hava Yolları ile de konuştuk, onların yardımı ile yerine ulaştırmaya çalışacağız." dedi.