MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Başbakan
Erdoğan'a son olarak diyeceğim şudur: Senin hakkından, inen kepenklerinin arkasında gözü yaşlı ve sabırla önüne konulacak sandığı bekleyen esnafımız gelecektir. Sana bu millet hakkını helal etmeyecek, hayatının geri kalanında vicdan azabıyla baş başa kalmaktan başka seçeneğin olmayacaktır" dedi.
Partisinin MHP grup toplantısında konuşan Bahçeli, Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde PKK terör örgütü tarafından döşenen mayının patlaması sonucu bir askerin şehit, 3 askerin de yaralandığını hatırlattı. Elazığ'ın Karakoçan ve Kovancılar ilçelerinde meydana gelen deprem felaketine de değinen Bahçeli, "Terör saldırısında şehit olan Mehmetçiğimize ve bu doğal afetle hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Cenab-ı Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar milletimize başsağlığı diliyorum" diye konuştu.
Yaşanan bu depremle birlikte, Türkiye'nin talihsiz bir gerçeği ile tekrar ve acilen yüzleşmesi gerektiğini vurgulayan Bahçeli, can ve mal kayıplarının sorumluluğunu yalnızca bugünkü yönetime yükleyecek bir siyasi fırsatçılığın peşinde olmadıklarını söyledi.
Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti:
"Ancak görülmemiş kalkınma ve gelişme iddialarının ne kadar temelsiz olduğunu da görmek lazımdır. 6 şiddetindeki bu depremin neden olduğu tahribatın boyutu, milletimizin uzun yıllardır nasıl ihmal edildiğini, medeniyetten nasıl mahrum bırakıldığını gösterdiği gibi yaşadığımız acı derslerden hala sonuç çıkaramadığımızın da uyarısı olmuştur.
Depremin zamanını ve tesirini önlem değilse de tahribatını asgariye indirmek insanoğlunun elindedir. Bu konuda şuurlanmış toplumlarla, sorumluluk üstlenmiş yöneticilerin bulunduğu ülkelerdeki depremlerin en az hasarla nasıl atlatılacağı yaşanan örneklerle sabittir. Elbette ki ülkemizin ihmal edilmiş sorunlarının boyutları ve çeşitliliği büyüktür. Ancak insan hayatının doğrudan etkilendiği bu konuda mutlaka tedbirler alınmalıdır. Bu olayın İstanbul gibi dünyanın en büyük metropollerinden birinde beklenen depremde, alınacak tedbirleri hızlandırması temennimizdir. Allah'tan milletimize böylesi acıları bir daha yaşatmamasını niyaz ediyorum"
-"İŞSİZLİK VAHİM BOYUTA ULAŞTI"-
Devlet Bahçeli, AK Parti ile birlikte, "hukuk düzeninin çiğnendiğini ve dejenere olduğunu, siyasetin değerlerden koptuğunu ve ayrıştığını, ekonomik yapının ise tükendiğini ve ümitleri bitirdiğini" ileri sürdü.
"İktidarın ekonomi politikasının, Türkiye'yi işsizliğin yoksulluğun ve sefaletin karanlık mahzenine kapattığını" iddia eden Bahçeli, "PKK açılımıyla zaten yaralı hale gelen toplumsal birliğimizi ve dirliğimizi temelinden infilak ettirecek özelliği bulunan işsizlik meselesi bugün çok vahim bir boyut almıştır" dedi.
Başbakan Erdoğan'ın bu soruna hala duyarsız olduğunu ileri süren Bahçeli, "Erdoğan'ın siparişini verdiği başka tartışma alanlarında kendini aklamanın peşine düştüğü" görüşünü savundu. Bahçeli, "Türkiye'nin bir numaralı sorunu olan işsizlik, AKP'nin gündeminde yoktur. Bundan sonra olma ihtimali de görülmemektedir" diye konuştu.
Vatandaşların büyük çoğunluğunun, kendi dertlerinin çözümü için AK Parti'nin yakasına yapışması gerekirken, iktidar partisi tarafından kurgulanan kamplaşma ve gerginlik oyunun içine düştüğünü iddia eden Bahçeli, şunları söyledi: "Doğal olarak yaratılan yüksek gerilimli siyasi atmosfer içinde, ekonomik açmazlar hak ettiği ilgiyi görmemiş aynı zamanda ciddiyetle ve önemle ele alınmamıştır. AKP, işsizliğin etki ve kuvvetini zayıflatmak yerine, her şeyi ters yüz etmiş, mağdur ettiği milyonlarca kardeşimizi alçakça kandırmıştır. Artık utanma ve haya duygusunu kaybeden zihniyet sahipleri, işsiz kardeşlerimizin kaygı verici hayat şartlarıyla dalga geçer gibi konuşmakta, 'laf üretmiyoruz, iş üretiyoruz' diyerek sabırları zorlamaya başlamışlardır. Başbakan Erdoğan'ın kimin için iş ürettiği, kimlerin işini takip ettiği esasen milletimiz tarafından bilinmektedir. Hal böyleyken, laf cambazlığı konusunda maharet sahibi olan bu zihniyetin iş üretmekten bahsetmesi; yeni yolsuzluk kanallarının açılacağını, akraba ve yakınlara yeni iş alanlarının oluşacağını işaret etmektedir. İş üretmekten bizim de milletimizin de anladığı budur. İşsiz vatandaşlarımız için yeni iş sahaları, çalışabilecekleri iş yerlerinin tesisi ve kurulabilmesi şimdilik hayaldir. Çünkü Başbakan Erdoğan, yandaşları istihdam etmekten ve onlara milletimizin kaynaklarını peşkeş çekmekten, başını kaldırıp durumları çok acil hale gelen milyonlarca işsizimizle ilgilenmeye vakit bulamıyor."
-"ZANNEDERSİNİZ Kİ İŞSİZLİK GELİP GEÇİCİ"-
MHP Lideri Bahçeli, iktidarın ısrarla işsizliği konuşmamaya özen gösterdiğini öne sürerek, "Bunu gören herkes, sanki Türkiye'de böyle bir felaketin yaşanmadığını düşünecektir. Zannedersiniz ki işsizlik gelip geçici bir problemdir" dedi.
"Milletimizin; çapsız, heyecansız, bitkin, yorulmuş, buna rağmen cebini de dolduran AKP kadrolarının, Türkiye'nin gelerek perspektifine engel olmasına daha fazla katlanması düşünülmeyecektir" diyen Bahçeli, "iktidar partisinin bu aczini ve yetersizliğini perdelemek amacıyla sinsi ve habis senaryolar tertip etmekten çekinmediğini" ileri sürdü.
Hükümet etme zihniyetinin önceliği ve politika esaslarının belli olduğunu dile getiren Bahçeli, şunları kaydetti:
"Bunun içinde ne Malatyalı işsiz kardeşim vardır, ne de yoksul Kahramanmaraşlı hemşehrim bulunmaktadır. Pancar tarlalarında çalışmak için
gurbete çıkan Konyalı topraksız vatandaşım AKP'nin aklına dahi gelmemiştir.
Karınlarını doyurabilmek amacıyla, memleketlerinden koparak yüzlerce kilometre uzağa fındık toplamaya giden Mardinli, Urfalı insanımız AKP'nin hatırında değildir. Onun için varsa da yoksa da küresel şebekeler, ülkeler üzerinde sıcak para operasyonları yapan para baronları, Peşmerge kalıntıları, Kandil kadroları, Brüksel komiserleri ve okyanus ötesinden alacağı talimat listesi önemlidir.
Milliyetçi Hareket Partisi, böylesi bir zilleti reddetmektedir. Bu hayasız ve seviyesiz yönetim anlayışıyla sonuna kadar mücadele edecek ve ilk fırsatta bu devrin tüm sorumlularının lekeli alınlarını adaletin duvarına vuracaktır."
-MİLLET HAKKINI HELAL ETMEYECEK"-
İşsizlik rakamları ile enflasyondaki artışa dikkati çeken Bahçeli, sözlerine şöyle devam etti:
"Başbakan Erdoğan bilincini kaybetmiş bir şekilde, her şeyi çarpıtmaktan ve yalanla, riyayla gerçekleri tahrif etmekten hiç çekinmemektedir. 'Bu ülkenin fabrikaları tıkır tıkır işleyecek ve üretecek ve üretiyor. Bu ülkenin esnafı her sabah umutla kepengini açıyor' diyecek kadar gözü dönen, nerede yaşadığını unutan ve ülkemizi ne hale getirdiğini ihmal eden Başbakan Erdoğan'a son olarak diyeceğim şudur: Senin hakkından, inen kepenklerinin arkasında gözü yaşlı ve sabırla önüne konulacak sandığı bekleyen esnafımız gelecektir. Senin yakandan, toprağında bereketi kalmayan, mahsulü tarlasında kalmış olan, güneşin altında yanmış çiftçimiz tutacaktır. Senin hesabını, feryatlarına kulak tıkadığın milyonlarca işsizimiz görecektir. Sana bu millet hakkını helal etmeyecek, hayatının geri kalanında vicdan azabıyla baş başa kalmaktan başka seçeneğin olmayacaktır. Sayın Erdoğan sen gideceksin. Devri iktidarın mutlaka sona erecektir. O zaman Türkiye'de güneş başka doğacak ve üç hilal sevgi olacak, aş olacak, iş olacak ve huzur halinde vatanımızın her köşesine yağacaktır."
'PKK TALEBİ, AB DAYATMASI'
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "genel af" taleplerine ilişkin, "Bu, PKK talebidir, AB dayatmasıdır" dedi.
Bahçeli, partisinin grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. "Şanlıurfa'da bir mitinginiz olacak. Bunun devamı gelecek mi, Diyarbakır'a gidecek misiniz?" sorusuna Bahçeli, "Evet. Türkiye'nin her tarafına gideceğim inşallah" karşılığını verdi.
Bahçeli, "Genel af söylemleri CHP tarafından da dile getirilmeye başlandı. Siz nasıl karşılıyorsunuz?" şeklindeki soruya ise şu yanıtı verdi: "Bu, PKK talebidir, AB dayatmasıdır. CHP, nerede, neye, nasıl duracağını netleştirmelidir. Böyle gelişi güzel, coğrafyaya dağılmış şekliyle siyaset üretilmez. Herkes nerede konuşacaksa konuşsun ama esas söz Başkent olmalıdır."