Aydemir: Küresel dönüşüm süreci Türkiye için hem bir sınav hem de bir fırsattır

Küresel dönüşümün hem riskler hem de fırsatlar barındırdığına dikkat çeken Aydemir, bu dönemde Türkiye’nin kendi ekonomik ve siyasi stratejilerini güçlendirmesi gerektiğini ifade etti.

“LİBERAL DÜZEN SON BULUYOR, YENİ BİR ÇAĞ BAŞLIYOR”

Aydemir, liberal dünya düzeninin sona yaklaştığını belirterek, “Dünya çok kutuplu bir yapıya doğru hızla ilerliyor. Devletler artık daha milliyetçi ve korumacı politikaları benimsemek zorunda. Ticaret savaşları, kaynak korumacılığı ve teknoloji ambargoları gibi yeni dinamikler uluslararası ilişkileri yeniden şekillendiriyor. Türkiye, bu değişime hızla uyum sağlamalı ve kendi yerini bu yeni düzende belirlemelidir” dedi.

“TÜRKİYE’NİN GÜÇLÜ BİR YEREL STRATEJİ İNŞA ETMESİ ŞART”

Bu dönüşüm sürecinin Türkiye için büyük fırsatlar barındırdığını ifade eden Aydemir, “Küresel ekonominin parçalı bir yapıya dönüşeceği bu dönemde Türkiye, yerli ve milli üretimi teşvik ederek, teknolojiye ve inovasyona dayalı bir ekonomik model benimsemelidir. Güçlü bir sanayi altyapısı ve bağımsız enerji politikaları, geleceğin temel taşlarını oluşturacak” şeklinde konuştu.

“MİLLİ STRATEJİLER DAHA DA ÖNEM KAZANDI”

Aydemir, yeni dünya düzeninde ülkelerin kendi çıkarlarını koruma konusunda daha agresif bir tutum sergileyeceğini belirterek, “Türkiye, kendi kaynaklarını ve teknolojik altyapısını koruma noktasında daha etkin adımlar atmalı. Milli ekonomi politikalarının güçlendirilmesi, bu sürecin en kritik noktasıdır. Küresel ekonominin yeni dinamiklerinde ayakta kalmak ve liderlik etmek, ancak bu şekilde mümkün olabilir” ifadelerini kullandı.

“DÜNYADAKİ DEĞİŞİM TÜRKİYE İÇİN BİR SINAVDIR”

Aydemir, son olarak, bu küresel dönüşüm sürecinin Türkiye için hem bir sınav hem de bir fırsat olduğunu ifade ederek, “Küresel düzenin yeniden şekillendiği bu süreçte Türkiye, güçlü ve bağımsız bir ekonomi inşa etme fırsatını değerlendirmeli. Yerli üretimden teknolojiye, tarımdan enerjiye kadar her alanda milli stratejiler geliştirilmelidir. Bu, sadece ekonomik bağımsızlığımız için değil, aynı zamanda bölgesel ve küresel liderlik pozisyonumuzu güçlendirmek için hayati önem taşımaktadır” dedi.

Aydemir, Türkiye’nin bu yeni çağda milli çıkarlarını ön planda tutarak ilerlemesi gerektiğini vurguladı.