Önceki dönem milletvekillerinden, mali müşavir ve bağımsız denetçi İbrahim Aydemir, ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin’e yönelik tarifeleri yüzde 125’e çıkarma ve diğer ülkelere tanınan 90 günlük muafiyet kararını değerlendirdi. Aydemir, bu kararın yalnızca ticari değil, aynı zamanda küresel belirsizliğin ve ekonomik sarsıntıların habercisi olduğunu vurguladı.
DÜNYA ARTIK ÖNÜNÜ GÖREMİYOR
“Dünya artık geleceğini öngöremez hale gelmiştir” diyen Aydemir, ekonomilerin diplomatik jestlerden çok ani çıkışlara, soğukkanlı planlardan çok duygusal reflekslere göre şekillendiğini ifade etti. “Hiçbir ülke, sabaha neyle uyanacağını bilemeyecek kadar kırılgan bir zeminde duruyor” sözleriyle dikkat çekti.
Yüzde 125’lik vergi artışının yalnızca Çin’e yöneltilmiş bir ekonomik hamle değil, aynı zamanda “küresel kırılganlık dönemi”nin göstergesi olduğunu belirten Aydemir, “Bu kararla sadece Çin değil, dünya da ürkmüştür. Çünkü artık mesele sadece rakamlar değil, mesele zihniyet meselesidir. Bu zihniyet; güven değil tehdit üzerinden, öngörü değil şaşırtma üzerinden şekilleniyor” dedi.
KÜRESEL EKONOMİ ARTIK FAY HATTINDA
“Tarihin hiçbir döneminde küresel ekonomi bu kadar birbirine bağımlı ama aynı zamanda bu kadar güvensiz bir zeminde işlememişti” diyen Aydemir, mevcut ekonomik düzeni fay hattı üzerinde kurulmuş bir kente benzetti. “Bir kişinin sözüyle kıtalar sallanabiliyor. Bu ortamda sağlam kalabilmek için yalnızca güçlü değil, aynı zamanda dirayetli ve ilkeli olmak gerekir” diyerek Türkiye’nin bu süreçte üretim, istikrar ve stratejik planlama konularında kararlı olması gerektiğini vurguladı.
TRUMP’IN ÇIKIŞI: POPÜLİZM Mİ, TAKTİK Mİ?
Trump’ın bu kararlarını yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda siyasi hamle olarak da gördüğünü dile getiren Aydemir, “ABD’de yaklaşan seçimlerin gölgesinde, Trump iç politikada sert lider görüntüsü çizmek istiyor. Bu popülist dalga ise dünya ekonomisini daha da istikrarsızlaştırıyor. Bunun etkisi sadece döviz kurlarıyla sınırlı değil; gıda, enerji ve hammadde fiyatlarına da doğrudan yansıyor” dedi.
BÜYÜK YIKIMLARA KARŞI İLKELİ TEDBİRLER ŞART
Türkiye’nin bu süreçte çok yönlü ticari ilişkiler geliştirmesi gerektiğini vurgulayan Aydemir, “Bugün artık sadece ekonomiyi değil, belirsizliği yöneten ülkeler ayakta kalacaktır. Üretim çeşitlendirilmeli, dışa bağımlılık azaltılmalı, stratejik akıl ve ilkesel duruş öncelik olmalıdır” ifadelerini kullandı.
Aydemir, sözlerini şöyle tamamladı: “Dünyada belirsizlik büyüdükçe, ilke ve inanç sahibi ülkelerin ayakta kalma şansı artar. Bizim önceliğimiz, ilkesiz zenginlik değil, istikrarlı kalkınma olmalıdır. Bazen bir ülkenin kaderini, erken alınmış bir küçük tedbir belirler. Çünkü bazı durumlarda tedbir, tedbirden daha büyüktür.”