Üniversite eğitim öğretim dönemi geldi çattı.
Gençler heyecanla yeni hayatlarına adım atıyor. Peki üniversiteler ne yapıyor?
Bir bakalım:
1) Amasya Üniversitesi rektörü, öğrencileri otogarda karşılıyor.
2) Valizlerini taşıyor.
3) Herhalde bir de çay ısmarlar.
Ne mi diyorum?
- Yahu rektör bey, siz ne yapıyorsunuz?
- Üniversitenizi daha iyi yapmak varken niye valiz taşıyorsunuz?
- Bu mu sizin öğrenci çekme stratejiniz?
Gülünç mü? Evet.
Acınası mı? Kesinlikle.
Şimdi siz diyeceksiniz ki:
"Ama iyi niyetli bir davranış."
Hayır efendim, değil!
Bu resmen "ayinesi iştir kişinin" sözünün altüst edilmesidir.
Peki ne yapmalıydı?
1) Üniversitesini akademik olarak geliştirmeli.
2) Eğitim kalitesini artırmalı.
3) Öğrencilere gerçek fırsatlar sunmalı.
Ama yok! Bizimki valiz taşımayı tercih ediyor.
Ve soruyorum:
- Bu mu üniversite yönetmek?
- Bu mu gençlere örnek olmak?
- Bu mu akademik liderlik?
Hayır, hayır, hayır!
Bu olsa olsa "ucuz popülizm"dir.
Son sözüm şu:
Sayın rektör, bırakın valiz taşımayı. Gidin ve üniversitenizi dünya çapında bir kurum haline getirin. O zaman görün bakın, nasıl kuyruklar oluşuyor kapınızda.
Yoksa bu gidişle, yakında rektörlerin öğrenci yurtlarında çarşaf değiştirdiğini görmek de şaşırtıcı olmayacak.
Ne diyeyim, Allah akıl fikir versin!