İktisatta çok önemli olan bir başka kavram da fırsat maliyetidir.
Fırsat maliyeti en kestirme ifadesiyle, “vakit nakittir” özdeyişi ile tarif edilebilir. Ya da, bir kişinin zamanını veya parasını başka bir alanda daha iyi kullanma ihtimalini ifade eder.
Bunu iki örnekle ifadelendirmek çok daha yerinde olur.
Diyelim ki bir futbol maçına gitmek istiyorsunuz; ama biletler pahalı. Hem de stada gitmeniz 2 saati bulacak. Maçı evden izlemeliyim diye düşünebilirsiniz. Bu şekilde artan para ve zamanı kullanıp arkadaşlarınızla yemeğe çıkmanın daha iyi olacağını düşünebilirsiniz… İşte bu paranızın ve zamanınızın alternatif kullanımı fırsat maliyetidir.
Bir başka örnek de üniversiteye gitme ile ilgilidir.
Bir taraftan üniversitede geçireceğiniz yıllar size entelektüel ve sosyal açılardan pek çok şey kazandırabilir; mezunların iş imkanları genelde daha iyidir. Diğer tarafta harç, kitap ve ders masrafları vardır. Fakat bu fırsat maliyetini görmezden gelir; üniversitede okuduğunuz 3, 4 sene boyunca çalışarak para kazanabilir, bir yandan da CV’ nize iş deneyimi ekleyebilirsiniz. Bu da bir başka fırsat maliyeti görüntüsüdür.
Bu durumu işletmeler açısından düşündüğümüzde de bir ayakkabı fabrikasını göz önüne getirelim…
İş sahibi, deri ayakkabı üretimini oldukça hızlandıracak olan yeni makinalar için 500.000 TL değerinde yatırım yapmayı planlıyor… Oysa bu parayı yılda %5 faizle bankaya yatırabilir. O halde fırsat maliyeti senelik 25.000 liradır. Yani makine yatırımı bu miktara mal olur. Bunun adı da fırsat maliyetidir .
Fırsat maliyeti kavramı etrafında dönüp dolanmak bazı insanların canını sıkabilir.
Ancak insanın doğasında vardır yaptıklarıyla tercihleri arasında değerlendirme yapmak.
Fırsat maliyetini Amerikalı iktisatçı Thomas Sowell şöyle kuramlaştırmış “toplumun geneli açısından, bir şeyin maliyeti, onun alternatif kullanımındaki değeridir. “
Bir başka iktisatçı ise "bir şeyin maliyeti, onu elde etmek için vazgeçtikleriniz kadardır " demiştir.
Fırsat maliyetini bir de evdeki duruma göre izah edelim isterseniz.
Bir tesisatçı ihtiyacınız var mesela; ona vereceğiniz parayı tasarruf maksadıyla tadilatı kendiniz yapmak istediniz. Ancak, tamir yapmak istediğiniz vakitte yapabileceğiniz diğer şeyler görünmez bir maliyettir. Üstelik bir usta büyük ihtimalle sizden daha iş iş çıkaracaktır.
Bu fikir karşılaştırmalı üstünlük kuramıyla da bağlantılıdır.
Hükümetler açısından ise özelleştirme konusunda fırsat maliyeti savı öne sürülür, kamu hizmetlerinin özel sektör tarafından daha iyi idare edileceğini ve satışların kazanılacak para ile, kamu yatırımlarının çok daha etkin hale getireleceği düşünülür. Bu hali, fırsat maliyeti diye de tariflendirirler.
Hasılı…
Başı dönüp yineleyelim…
Fırsat maliyeti eşittir vakit nakittir!