Ana Sayfa Teknoloji Kim Kimdir? Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Spor Yerel Haberler
Bakan Bak, down sendromlu milli sporculara başarılar diledi
Bakan Bak, down sendromlu milli sporculara başarılar diledi
Şubat ayında yaklaşık 46 bin konut hak sahibi afetzedeye teslim edildi
Şubat ayında yaklaşık 46 bin konut hak sahibi afetzedeye teslim edildi
Fahiş fiyat ve stokçuluk yapanlara 212 milyon TL ceza kesildi
Fahiş fiyat ve stokçuluk yapanlara 212 milyon TL ceza kesildi
İzmir merkezli 3 ilde “Mahzen-13” operasyonu
İzmir merkezli 3 ilde “Mahzen-13” operasyonu
Atama kararları Resmi Gazete'de yayımlandı
Atama kararları Resmi Gazete'de yayımlandı

Markar Esayan

Bu bir dinler savaşı mı?
16 Ekim 2018 Salı

Din önemli bir olgudur. İster pozitivist bir aydınlanmacı olun, ister seküler veya tutkulu bir mümin, bu gerçek değişmez. Aydınlanmacıların iştiyakla inandığı o Sekülerleşme Tezi ise, çoktan çökmüştür. Din, bilim, teknoloji ve demokrasi ilerledikçe hayatımızdan çıkıp gidecek gibi değildir. Açıkçası, tersinden bakıldığında, dünyanın önünde sonunda tek tip bir insan modelinden mürekkep olacağına da inanmam.

Bu farklılıkların dostça bir söyleşi olarak karşılaşması ve bir arada barış içinde yaşaması gerekiyordu. Ama herkes birbirini dönüştürme ve yargılama hastalığına düştüğü için, bir de işin içine paylaşım kavgası girdiğinden işler sarpa sardı.

Doksanlarda SSCB ve ideolojiler çökünce, sömürü sistemi yeni bir düşman aradığında, dinin orada hâlâa yaşadığını gördü. “Medeniyetler Çatışması” diye meşrulaştırılmaya çalışılan şey, dinin hiçbir yere gitmediğini de ispatlıyordu. Batı Hıristiyanlığı laisite karşısında meşru alanlarından dahi geri çekildiği için, İslam bu manada tek düşman olarak seçilmiş gözüküyor.

Ancak özellikle Kıta Avrupa’sında İslamofobi içinde işlevselleşen şeyin, köken olarak Hıristiyanofobi olduğunu iddia etmek isterim. 1793’te Jakobenler Hıristiyanlığı yasaklamışlardı. İslam ve mülteci korkusuyla Avrupa’da köklere yönelmeye başlayanlar olabilir; ama bu nefret kilise güçlenirse eski adresine İslam’ı da ihmal etmeyerek dönecektir.

Ülkemizde de bu konularda kafa karışıklığı söz konusu. Emperyal hegemonyanın tahakküm aşamasına geçtiği bu günlerde, pek çok söylem, olayın bir İslam-Hıristiyanlık kapışması olduğuna gönderme yapıyor. Ne kadar da tehlikeli! “İslam-Hıristiyanlık”, “Cami-Kilise”, “Hilal-Haç”, “Hoca-Papaz” vd. sözcükleriyle çok karmaşık bir kavgayı anlamaya/anlatmaya çalışıyoruz. Bu yanlış tutum, olayı böyle algıladığımızda yel değirmenleriyle vakit kaybedeceğimizi gösterir.

Mesela Haçlı seferleri gerçekte bir din savaşı mıydı, yoksa sebepler siyasi/ekonomik miydi? Bizans Kralı Aleksios, Papa 2. Urban’dan yardım istediğinde Selçuklular Marmara kıyılarını ele geçirmişti. Papa bu öneriyi Avrupa’yı içinde bulunduğu siyasi, sosyal ve ekonomik sorunlardan kurtarmanın bir yolu olarak görmüştü. (Batı Kilisesi “Sezar’ın hakkı Sezar’a, Allah’ın hakkı da Allah’a” emrini çiğnemiş, dünyevi iktidar alanına girmişti.) Batı’nın soyluları, topraksız köylüler ve sefalet içinde yaşayan halkı yağma için zengin Doğu’ya yönlendirildi. Geniş kitlelerin harekete geçmesini sağlamak için de dini söylemler ön plana çıkarılmıştı.

Nitekim Haçlılar, Müslümanlar kadar, kâh Ortodokslar, kâh Museviler, kâh önlerine çıkan her şeye saldırdılar. Urfa’da Ortodoks Ermenilere savaş açtılar, Akdeniz’de ise yerel Hıristiyanlar Müslümanlarla birlikte Haçlılara karşı savaştı.

Böyle karmaşık tarihi/güncel olayları değerlendirirken daha özenli olmak gerekir. Yoksa olmayan bir savaşı başlatır, sonra da keyifle izlerler.

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
ANKARA GAZETESİ
YAZARLAR
Durak Avcıoğlu
Durak Avcıoğlu
Hrant Dink Cinayeti ve Hukukun Üstünlüğü: Siyasi Manipülasyon ve Toplumsal Bölünme
Erkan Zorlu
Erkan Zorlu
İşsizlik ve Enflasyon Arasında İnce Bir Denge
Dilek YILMAZ
Dilek YILMAZ
Siyasette İddialar ve Siyasi Oyunlar: Gerçekler ve Algılar
Münir SAATCİ
Münir SAATCİ
Milletvekilleri Belediye Başkanlığına Aday Olmamalı
Vedat Bilgin
Vedat Bilgin
Veda zamanı
Ülker Piriyeva
Ülker Piriyeva
Fransa'nın dış politikası tamamen değişmeli
ANKARA
TWITTER'DA ANKARA GAZETESİ
FACEBOOK'TA ANKARA GAZETESİ
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Türkiye'nin aktif dış politikasını nasıl buluyorsunuz?

Doğru Buluyorum
Yanlış Buluyorum
Fikrim Yok

Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Teknoloji Kim Kimdir? Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri