15 Ağustos 1984 tarihinde Türkiye-PKK çatışmasının başlangıcını ilan eden terör saldırılarının 39. yıl dönümünde, bu olayların Türk milleti üzerindeki etkilerini ve Türkiye’nin terörle mücadeledeki kararlılığını değerlendirmek istiyorum.

Türkiye, 1984 yılından bu yana PKK terör örgütüyle mücadele etmektedir. Bu süreçte, yaklaşık 50 bin vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Binlerce vatandaşımız sakat kalmıştır. Ülkemize de 750 milyar dolara yakın maddi kayıp verilmiştir. Terör örgütü, Türkiye’nin birlik ve beraberliğini bozmaya, halkımızın huzur ve güvenliğini tehdit etmeye, devletimizin egemenlik ve toprak bütünlüğünü zayıflatmaya çalışmıştır.

Terör örgütünün bu hedeflerine ulaşmasına izin vermeyen en büyük güç, Türk milletinin teröre karşı tek yürek olmasıdır. Türk milleti, terörün her türlüsünü lanetlemiş, devletinin yanında durmuş, şehitlerine sahip çıkmıştır. Türk milleti, terör örgütünün bölücü ve ayrılıkçı emellerine karşı, vatanseverlik ve milli birlik ruhuyla direnmiştir.

Türkiye’nin terörle mücadelesindeki en önemli unsurlardan biri de Türk Silahlı Kuvvetleri’dir. TSK, terör örgütüne karşı hem içeride hem de dışarıda operasyonlar düzenleyerek büyük başarılar elde etmiştir. TSK, terör örgütünün sığınaklarını, barınaklarını, lojistik destek noktalarını imha etmiş, teröristlerin kaçış yollarını kesmiş, terör örgütünün finansal kaynaklarını kurutmuştur. TSK, terör örgütünün lider kadrosunu da etkisiz hale getirmiş, teröristlerin moral ve motivasyonunu bozmuştur.

Türkiye’nin terörle mücadelesindeki diğer bir önemli unsur da uluslararası işbirliğidir. Türkiye, terör örgütünün faaliyet gösterdiği ülkelerle ilişkilerini geliştirmeye çalışmış, teröristlerin iade edilmesi, silah ve malzeme temininin engellenmesi, terör örgütünün propagandasının önlenmesi gibi konularda işbirliği talep etmiştir. Türkiye, aynı zamanda uluslararası kuruluşlarda da terörle mücadele konusunda aktif rol oynamış, terör örgütünün gerçek yüzünü dünyaya göstermeye çalışmıştır.

Türkiye’nin terörle mücadelesindeki son unsur ise demokratik açılımlardır. Türkiye, terör sorununu sadece güvenlik boyutuyla değil, sosyal ve ekonomik boyutlarıyla da ele almıştır. Terör örgütünün sözde gerekçelerini ortadan kaldırmak için demokratik reformlar yapmıştır. Terör mağdurlarına yardım etmiş, bölgesel kalkınmayı desteklemiş, vatandaşların hak ve özgürlüklerini genişletmiştir.

Bu unsurlar sayesinde Türkiye, terörle mücadelede büyük mesafe kat etmiştir. Terör örgütü artık eski gücünde değildir. Terörist sayısı azalmıştır. Teröristler arasında çözülme ve bölünme başlamıştır. Terör örgütü, halkın desteğini kaybetmiştir. Terör örgütü, uluslararası alanda da yalnızlaşmıştır.

Türkiye, terörle mücadeledeki kararlılığını sürdürecektir. Terör örgütünü tamamen bitirene kadar mücadeleye devam edecektir. Terör örgütünün ülkemize verdiği zararları telafi edecektir. Terör örgütünün mağdur ettiği vatandaşlarımızın yaralarını saracaktır. Terör örgütünün hedef aldığı değerlerimizi koruyacaktır.

15 Ağustos 1984 tarihinde Türkiye-PKK çatışmasının başlangıcını ilan eden terör saldırılarının 39. yıl dönümünde, şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Şehitlerimizin kanlarıyla suladıkları bu topraklarda, teröre asla boyun eğmeyeceğimizi bir kez daha haykırıyoruz. Türkiye’nin birlik ve beraberliğini bozmaya çalışanlara asla fırsat vermeyeceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz. Türk milleti olarak, teröre karşı tek yürek olacağımızı bir kez daha gösteriyoruz.