Türk müzik sektörünün efsane gruplarından Yeni Türkü, Ankara’nın Türkiye’ye kazandırdığı gruplardan. Grubun kurucusu Derya Köroğlu, Ankara’da olmanın farklılığını her zaman hissettiğini söylerken, asıl Ankara’nın öğrenciler arasındaki yoğun arkadaşlıkların yaşandığı Ankara olduğunu dile getirdi.
“Çıkışımız Ankara. Ankara’da olmanın farklılığını her zaman hissediyorum. Ama o kadar yıl oldu ki, bizim zamanımızdaki Ankara, şimdiki Ankara mı bilemiyorum. Şunu söyleyebilirim, öğrencilik hayatı hep aynı. Yoğun arkadaşlıklar, birbirlerinin evine gitmeler... Asıl Ankarao ve hala aynı.
“Daha hızlı çalışan insanlar olacağız”
Müzik hayatına başlayalı 30 yılı aşkın bir süre oldu. 30 yıl, insan ömrü için oldukça uzun bir süre. İnsanlar değişti, toplum değişti, biz de değiştik. Son 10-12 yıldır daha çok performans grubu olarak genç arkadaşlarla konserler veriyoruz. Çok profesyonelleştik. Ama yola çıkış ruhumuz hala aynı. Birkaç ay içinde yeni bir albüm çıkartacağız. Albümün adı “Şimdi ve Sonra Yeni Türkü”. Yeni albümde de göreceğiniz gibi Yeni Türkü ruhu aynı. Albümde, Ankara isimli bir parça var. Yılmaz Erdoğan’ın yazdığı şiire, ben beste yaptım. Kayıt ve teknik olarak çok daha iyi bir albüm olacak. Gerçi, 80’lerin analog tekniği hala çok özleniyor, biz de kayıtlarda o tadı yakalamaya çalıştık. Performans olarak iyi bir albüm oldu. Daha hızlı çalışan insanlar olacağız. Son 10 yılda sadece performans grup olarak çalışmadık. Bir çok belgesel ve diziye parçalar yaptık. Önümüzdeki dönemde bu köşede kalmış şarkılarımızı da, bir yada birkaç albümde toplayacağız.
“Yeni Türkü’yü el üstünde tuttuk”
30 yıl boyunca gruba dahil olan yeni arkadaşlar ve ayrılanlar oldu. İşin en zor kısmı bir yerde kalabilmek. Bu tüm gruplar için böyle. Çok değişenler oluyor. Bu kadar yoğun trafik bir süre sonra sıkıntı yaratıyor. Bir dönem, bu yüzden çok doldum. Bizim uzun süre aynı çizgide kalabilmemizin nedeni ise 80’lerdeki ruhu korumamız oldu.”
“Müzik endüstrisi değişti”
Müzik endüstrisi, eskiye göre çok değişti. Eskiden 1 Milyon satarken, şimdi satışlar 100 Bin’e indi. Ama benim çok olumlu baktığım internet diye bir dünya var. İnsanların kendilerini duyurmaları açısından faydalı. Ayrıca yaratıcılığın biraz törpülendiği görüşündeyim. Özgürlük olmayan yerde yaratıcılık olmaz. Özgürlükleri koruyarak yaratıcılığa devam etmeliyiz.”