Ankara Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü Atatürk’ün çok sevdiği Giacomo Puccini’nin ölümsüz eseri 3 perdelik Tosca Operası’nı prömiyerle sahneleniyor. Roma’da Cumhuriyetçilerle, faşistleri çekişmesini konu alan opera yarın düzenlenecek prömileri ile sanatseverlerle yeniden buluşurken, eserin başrollerinde sayısız temsilde baş rol alması nedeni ile adı ‘Tosca Kraliçesi’ne çıkan Reyhan Görbil performansı ile büyüleyecek. Yarın saat 20.00’de prömiyerle sahnelenecek olan Giacomo Puccini’nin ölümsüz eseri Tosca Operası’da ADOB Orkestrasını Tullıo Gaglıardo Varas, Alessandro Cedrone yönetecek.
Kimler rol alıyor
Kostüm Nursun Ünlü, dekor tasarımları Nihat Kahraman’ın üstlendiği eserde ışık tasarımlarını ise Stefano Pirandello, Fuat Gök gerçekleştirdi. Eserde Tosca rolünde ise konuk 3 yıl önce Aspendos ve Balesi Festivali sırasında sahnede kayarak düşen ve dizi çıkan ünlü soprano Reyhan Gökbil, Seda Ayazlı, Feryal Türkoğlu, Aykut Çınar,İhsan Ekber, Ayhan Uştuk, Eralp Kıyıcı, Mahmut Tuncer Tercan, Özgür Savaş Gençtürk, Cem Beran Sertkaya, Alpcan Kocaay, Berkant Coşkun, Cem Akyüz, Kemal Okan Başel, Levent Akev, Berkant Coşkun, Emre Uluocak, Sabri Doğan Çapanoğlu rol alıyor.
TOSCA Kraliçesi başrolde
10 yıldır, bir çok Tosca temsilinde baş rol alması nedeni ile ‘Tosca Kraliçesi’ olarak anılan ve 3 yıl önce Aspendos Opera ve Balesi Festivali sırasında sahnede kayarak dizi yerinden çıkan ünlü konuk soprano Reyhan Gökbil’de eserin başrolünü üstleniyor. Ankara Hürriyet Gazetesi Prömiyer ve gala öncesi Tosca Kraliçesi ile bir araya gelerek sohbet etmek imkanı bulduk.
Sanat yaşamım eğitimim esnasında başladı
Kendinizden bahseder misiniz?
-Ben Üsküp-Makedonya’da doğdum ve oralarda büyüdüm. Eğitimimi önce 4 yıl Üsküp Konservatuarı Şan Bölümü, daha sonra 3 yılda Priştine Devlet Müzik Akademisi ve son olarak da yüksek müzik eğitimimi Belgrat Güzel Sanatlar Akademisi’nde solist opera sanatçısı ve Şan Pedagogu olarak pekiyi derece ile mezun oldum.
Sanat yaşantınıza nasıl ve nerede başladınız?
-Sanat yaşamım eğitimim esnasında başladı. Verdiğim konserler ve resitallerle. Tabi bunun peşi sıra, katıldığım yarışmalar ve aldığım derecelerle. 1988 yılında Üsküp’de 15’nci Makedonya Şan Yarışmasında birincilik ödülü almıştım. Sonra 1993 yılında eski Yugoslavya’nın Lyubblyana kentinde düzenlenen yarışmada üçüncülük ödülüm var. Ayrıca 1991 Priştine’de yapılan 24’ncü Şan Yarışmasında birincilik ödülü aldım ve Müzik Akademileri Festivali’nde Özel Ödüle layık görüldüm. Benim için hayatımda ayrı bir yeri olan ‘Puccini gecesi’ adı altında bir resital vermiştim. O da Belgrad’da 1993 yılında 12 tane Puccini aryasını bir gecede seslendirmiştim.
Tek hedefim, dünyaya açılmak
Başka başarılarınız var mı ?
-Kariyerimde önemli bir yer tutan, Ohri Festivalleri var. Festivale özel davetli olarak Türkiye’yi temsilen katıldım. Son olarak da, Sevda-Cenap And Vakfı kapsamında bir şan resitali vermiştim.
Türk operasıyla tanışmanız nasıl oldu?
-Türkiye’ye döndükten sonra, Mersin Operası’nda çalışmaya başladım ve yaklaşık 12 yıl hizmet verdim. Bu süre içinde dünya prömiyeri yaptığım, Aşk-ı Memnu, Butterfly, Cavelleria Rusticana, Tosca’ya kadar sayısını unuttuğum birçok eserde başrolde ve çoğu zamanda tek kast olarak oynadım.
Dönüm noktası
Tosca Operası’ndan bahseder misiniz?
- 2005 yılında Ankara Devlet Opera ve Balesinde, solist sanatçılık yaşantıma devam ettim. Ankara’da oynadığım ilk eser, Verdi’nin Nabucco Operası’nda Abigaile rolüydü. Daha sonra dünya prömiyeri olan Şehitler Oratoryosunda, soprano partisini söyledim. Ardindan Puccini’ni Manon Lescaut OperasInda Manon rölünü söyledim. Ve nihayet bu yılda hayranı olduğum ve kariyerimde dönüm noktası taşıyan Puccini’nin Tosca Operasını Ankara seyircisine sunacağım.
Bundan sonraki hedefiniz nedir?
- Türk Operası için uzun yıllar hizmet vermek ve dünya operalarına açılmak istiyorum. Şu anki tem hedefim bu.
ESERİN KONUSU
Opera boyunca, arka planda son derece karmaşık bir siyasi ortamda, dönemin ünlü şarkıcısı Tosca ve Roma Emniyet Müdürü Scarpia arasında büyük bir gerilim yaşanır. Bunun sebebi Scarpia’nın Tosca’ya olan ve karşılıksız kalacağını bildiği aşkıdır. Çünkü Tosca devrimci ressam Cavaradossi’ye aşıktır. Scarpia, devrimci kaçak Angelotti’ye yardım eden Cavaradossi’yi tutuklar. Ona işkence ederken planı, hiçbir zaman ulaşamayacağını bildiği Tosca’yı bu sayede elde etmektir. Onun olması karşılığında Cavaradossi’yi bırakacaktır. Yalancı bir idam sahnesyle Cavaradossi’nin serbest kalacağını söyler. Amacına ulaşmak için Tosca’ya yaklaşır. Fakat Tosca bu durumu onuruna yediremez ve Scarpia’yı öldürür. Hemen sevgilisi Cavaradossi’ye yalancı idam sahnesini anlatır.
13 Ekim tarihinde Bale sahnesi’nde
Aynı tiyatrodaki rol yapacaktır! Fakat yine Scarpia onları oyuna getirmiştir. Kurşunlar gerçektir ve Cavaradossi ölür. Bu ihanete ve sevgilisini kaybetmeye dayanamayan Tosca bu dünyada işinin bittiğini düşünerek ve öbür dünyada intikamını alacağını haykırarak intihar eder. Tosca’nın prömiyeri 04 Ekim Pazartesi, galası 13 Ekim Çarşamba, saat 20.00’da Ankara Devlet Opera ve Balesi Sahnesi’nde...