Geçmiş yıllarda yaşanan kurak iklim nedeniyle barajları boşalan Başkentte, yağış yönünden bereketli geçen 2009 yılının ardından 2010 yılında da barajlara gelen rekor yağışlar yüzleri güldürdü.
2008'de tamamen boşalan barajlar, 2 yılda ağzına kadar dolarken, 2010 sonu itibariyle barajlara 633 milyon metreküp yağış geldiği bildirildi.
Ankara Su ve Kanalizasyon İşleri (ASKİ) Genel Müdürü Kamil Kılıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ankara'nın son 18 yıllık süreçte en fazla yağışı 2010 yılında aldığını söyledi.
Ankara'nın 2009'da da yüksek oranda yağış aldığını anlatan Kılıç, ''Barajlarımızda en fazla yağış 2009 yılında gerçekleşmişti. 2010'da geçen senenin rekorunu da kırdık. 2010 yılında Ankara tarihinin en fazla yağışını aldık. Toplamda 633 milyon metreküp yağış geldi barajlarımıza. Bu rakam neredeyse 2007 ve 2008 yıllarının yağışlarının toplamının 1,7 katı. Yağışlar yeni yılda da devam ediyor'' diye konuştu.
Kılıç, barajlara gelen yağışların çok sevindirici olduğunu dile getirerek, ''Yağışlı mevsime girdiğimiz bugünlerde barajlarımızda toplam 657 milyon metreküp su var. Şu anda barajlarımızda Ankara'nın 2 yıllık su ihtiyacına denk gelen bir miktarda su var. Dolayısıyla Ankara'nın şu anda hiçbir su sıkıntısı bulunmamaktadır'' dedi.
Barajlardaki doluluk oranlarında ''dere aktarım'' çalışmalarının da büyük etkisi olduğunu anlatan Kılıç, şunları kaydetti:
''Ankara'nın gelecekte herhangi bir su sıkıntısı çekmemesi için geceli gündüzlü çalışıyoruz. Baraj havzalarını gezerek, suyu barajlara ulaşmayan dereleri tespit ediyor ve bunları barajlara yönlendiriyoruz. Böylece boşa akan derelerin suyunu baraj göllerine aktararak Ankara'ya yeni su kaynakları temin ediyor ve barajların beslenmeleri sağlıyoruz. 2009 yılında başlattığımız çalışmayla baraj havzalarına yakın olan ve yağışlı sezonlarda taşarak çevreye zarar veren dereleri boru hatlarıyla barajlara bağladık. Bu sayede hem derelerin çevreye zarar vermesinin önüne geçtik hem de Ankara'ya yeni su kaynakları kazandırdık. Derelerin her birisinin su kapasitesi bir Çubuk-2 barajı kadar. Bu dereleri çok cüzi rakamlar harcayarak barajlarımıza kazandırdık. Bu sene yaklaşık 2 aylık suyumuz bu derelerden geldi.''
-ANKARA'NIN SUYU KALİTELİ
Ankara'nın şebeke suyunun kaliteli ve sağlıklı olduğunu anlatan Kılıç, ''Bunun da nedeni Ankara'nın barajlarının tamamen yağmur ve kar sularıyla besleniyor olmasıdır. Teknik ekiplerimiz, Ankara'ya su sağlayan tüm barajlardan rutin olarak numuneler almakta ve havza koruma çalışmaları kapsamında barajları kontrol etmektedir. Barajlardan gelen sular İvedik İçme Suyu Arıtma Tesisinde modern yöntemlerle arıtılarak vatandaşlarımızın kullanımına sunuluyor'' dedi.
Kılıç, arıtma tesisinden çıkan suyun kalitesinin Türk ve dünya standartlarının üzerinde olduğunu iddia ederek, ''Sağlık Bakanlığı Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı ve Genel Müdürlüğümüz, Ankara genelinde yaklaşık 1040 odak noktasında musluklardan numuneler almakta ve suyu denetlemektedir. Bu analiz sonuçları da günlük olarak www.aski.gov.tr adlı web sayfamızda yayınlanmaktadır. Başkentliler damacana su kalitesinde musluk suyu kullanmaktadır'' diye konuştu.
-SAĞLIK İÇİN GEREKLİ MİNERALLER ŞEBEKE SUYUNDA-
Kamil Kılıç, şebeke suyunda sağlık için gerekli birçok mineralin bulunduğunu dile getirerek, özellikle çocukların ve yaşlıların kemik yapısı için büyük önem taşıyan kalsiyum, magnezyum, sodyum, potasyum gibi birçok mineralin Ankara'nın şebeke suyunda yeterli miktarda bulunduğuna dikkati çekti.
Piyasada satılan bazı hazır sularda bu minerallerin miktarının, düşük olduğunun görüldüğüne değinen Kılıç, ''Musluk suyu faydalı mineralleri daha yüksek oranlarda içermektedir. Ankara'nın içme suyunun kalitesi uzman tüm kurum, kuruluş ve üniversitelerce tasdik edilmiştir. Bu yüzden vatandaşlarımıza sağlıklı ve güvenli olan musluk suyunu içmelerini özellikle tavsiye ediyoruz'' dedi