Ana Sayfa Teknoloji Kim Kimdir? Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Spor Yerel Haberler
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Özel'i kabul etti
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Özel'i kabul etti
Meteoroloji'den kuvvetli yağış uyarısı
Meteoroloji'den kuvvetli yağış uyarısı
Bakan Kurtulmuş: Parlamentodaki her partinin görüşünü alacağız
Bakan Kurtulmuş: Parlamentodaki her partinin görüşünü alacağız
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye’yi düşmanlaştırarak hiçbir yere varamazsınız
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye’yi düşmanlaştırarak hiçbir yere varamazsınız
Son bir haftada 43 terörist etkisiz hale getirildi
Son bir haftada 43 terörist etkisiz hale getirildi
HABERLER>GÜNDEM
12 Mart 2018 Pazartesi - 12:06

Marmara depremiyle ilgili flaş açıklamalar

Kandilli Rasathanesi Müdürü Haluk Özener, “Kuzey Anadolu Fayı’nda 1939, 1942, 1944, 1957, 1967 ve 1999 depremlerinin kırdığı yerlere bakacak olursak, geriye kırılmayan bir tek Marmara Denizi’nin içi kalıyor. En iyi ihtimal, 7.2 büyüklüğünde deprem olacak. 20 yıl daha gecikirse büyüklük 7.4 olur.” de

Marmara depremiyle ilgili flaş açıklamalar

Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, beklenen Marmara depremiyle ilgili “Kuzey Anadolu Fayı göstere göstere geliyor. 1939’dan beri kırılmayan tek bir yeri var. O da Marmara Denizi’nin içi. Depremin büyüklüğü için en iyi ihtimal 7.2. Tarih geciktikçe enerji birikiyor. Gittikçe sona yaklaşıyoruz. Depremle birlikte 3 metreyi bulacak tsunami bekliyoruz” dedi.

Gazete Habertürk'ten Öznur Karslı'nın haberine göre, 1999 Marmara depremiyle adını hafızalarımıza kazıdığımız, küçük bir sarsıntıda gözlerimizin çevrildiği Kandilli Rasathanesi 150 yaşında. Osmanlı döneminde ‘Rasathane-i Amire’ adıyla meteorolojik gözlemler için kurulan Kandilli Rasathanesi’nin gelişimini ve beklenen Marmara depremini Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener’le konuştuk. “Depremi vatandaş değil, bilim insanları konuşmalı” görüşünü savunan, basına çok sık demeç vermeyen Prof. Dr. Özener’e kulak veriyoruz...

‘7’NİN ÜZERİNDE ENERJİ BİRİKMİŞ DURUMDA’

Prof. Dr. Haluk Özener, Kandilli Rasathanesi’nde 30 yıllık maziye sahip. Kurumun dünden bugüne geldiği noktayı en iyi bilen isimlerden biri olan Prof. Dr. Özener, beklenen Marmara depremi için “Göstere göstere geliyor” yorumunda bulunarak, “Depremin nerede olacağı yüzde 99.9 oranında belli. Bu yer de Marmara Denizi’nin içi. Yani sismometrelerin bulunduğu yerler. İzmit Körfezi ucuna kadar geldi. Kuzey Anadolu Fayı’nda 1939, 1942, 1944, 1957, 1967, 1999 Marmara ve 12 Kasım depremlerinin kırdığı yerlere bakacak olursak, bir tek geriye kırılmayan Marmara Denizi kalıyor. Nasıl ve kaç parça kırılacağını bilmiyoruz; birçok senaryo var. Şu an en iyi ihtimal 7.2 büyüklüğünde deprem olacak. 7’nin üzerinde bir enerji birikmiş durumda. Bu fay tek parça kırılırsa deprem daha büyük olabilir. Gittikçe sona yaklaşıyoruz” dedi.

 ‘DEPREM 20 YIL DAHA GEÇ OLURSA: 7.4’

Prof. Dr. Özener’e göre Marmara depremi ne kadar gecikirse büyüklüğü o kadar artacak: “Bugün 7.2 büyüklüğünde bir deprem olacaksa, 20 sene daha geçtiği zaman 7.4, 40 yıl geçtiği zaman da 7.5 büyüklüğüne çıkacak, yani enerji daha da büyüyecek. Fay Marmara Denizi’nden geçtiği için faya yakın yerler daha fazla etkilenecek. Ancak burada zemin koşulları önemli. Faya yakın da olsanız binanın zemini çok sağlamsa depremi az hissedersiniz. Marmara depreminde olduğu gibi. Avcılar depremin merkez üssüne uzak olmasına rağmen zemin nedeniyle depremi daha fazla hissetti.”

‘ERKEN UYARIMIZ 5-7 SANİYE’

Erken uyarı sistemi teknolojisinin dünya teknolojisiyle aynı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Özener, meslektaşlarına bu konuyla ilgili sitem etti: “Erken uyarı sistemi hâlâ Kandilli tarafından işletiliyor ve Marmara Denizi kıyısında kurulu istasyonlar var. Deprem olduğunda depremin yerini biliyoruz. Erken uyarı Marmara için 5 ile 7 saniye arasında. Çünkü fay karaya çok yakın. Erken uyarı konusunda ABD’nin ve Japonya’nın gerisinde değiliz. Basına bu yönde açıklama yapan hocalarımız var. Bu ülkelerde depremin olduğu yer karaya 150 kilometre uzaklıkta. Bu uzaklıktaki depremin erken uyarısı tabii ki 1.5 dakika olur. Marmara’da depremin karaya uzaklığı 15 kilometre.”

‘MARMARA DEPREMİ KANDİLLİ’NİN DE MİLADI’

Prof. Dr. Özener’e göre, 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin yıkıcı etkisi büyük oldu ama Kandilli Rasathanesi depremi avantaja çevirip teknik imkânlarını hibe programları ve devlet destekleriyle ciddi ölçüde geliştirdi. Prof. Dr. Özener, 1999 sonrasının Kandilli’sindeki değişim zincirini şöyle anlattı: “Bölgesel Deprem Tsunami İzleme Merkezi, Türkiye’nin tamamını çevreleyen bir birim. Türkiye genelinde 225 istasyonumuz var. İstasyonlardan online ve anlık olarak gelen sismik veriler bu merkeze düşüyor. Verilerin bir kısmı uydu, bir kısmı GSM modemlerden geliyor. Türkiye ve çevresinde yaşanan bir depremi süratle çözüp web üzerinden bilgi paylaşımının yapıldığı bir birim. Ege, Akdeniz, Karadeniz ve bağlantılı denizlerin herhangi birinde 5.5’in üzerinde deprem olduğunda ve tsunami tehlikesi oluşturduğu zaman Kandilli Rasathanesi tsunami servis sağlayıcısı durumunda. Bir deprem olduğunda çok hızlı çözüyoruz. Depremin büyüklüğü ve faylarına bakıp 7 dakika içerisinde bir mesaj vermemiz gerekiyor. Bu mesajı çevre ülkelere ve AFAD’a iletiyoruz.”

‘2017’DE 34 BİN DEPREM MEYDANA GELDİ’

Prof. Dr. Özener, Kandilli Rasathanesi 1999 Marmara depreminden önce yılda 500 deprem çözerken şimdi bu rakamların binlerle ifade edildiğini vurguladı: “Devlet Planlama Teşkilatı’nın desteğiyle imkânlarımız ilerledi. 1985’lerde yıllık deprem sayısı 500-600’lerle ifade ediliyordu. O dönemlerde sadece 3 büyüklüğündeki depremleri çözebilirken, şimdi Marmara’daki 0.3 büyüklüğündeki depremleri de algılıyoruz. 2017’de 34 bin depremi çözdük. Marmara’daki sismometrelerimizle 0.2 büyüklüğündeki depremleri de çözüyoruz. 2012’den beri Marmara Denizi’nde yerin 1200 metre altında 15 sismometremiz var. Denizin tabanına kurduğumuz bu cihazlarla faydaki milimetrik hareketleri, fayda açılma olup olmadığını, nereye doğru hareket ettiğini görebiliyoruz. Sismometreler tam fayların üzerine kurulu. En küçük mikroaktiviteleri bile görüyoruz.

‘ANADOLU 2.5 SANTİMETRE BATIYA HAREKET EDİYOR’

İstatistiki olarak Türkiye ve yakın çevresinde 6.5 yılda bir 7’nin üzerinde bir deprem oluyor. Dünyada tektonik yer kabuğu plakaları var. Afrika, Arabistan, Avrasya ve Anadolu plakası gibi. Türkiye Anadolu plakasının üzerinde. Tarihte Anadolu’da, Tetis Okyanusu diye bir okyanus var. Zamanında Afrika ve Arabistan plakası Anadolu plakasının üzerine bastığı için Tetis Okyanusu dağılmış. Anadolu’da sıra dağlar oluşmuş, Anadolu plakası bu nedenle batıya doğru kaçmış. Bu yüzden Anadolu plakası her yıl 2.5 santimetre batıya ilerliyor. 2.5 santimetrelik hareket nedeniyle biriken enerji doyuma ulaştığında fayı kırarak enerjiyi dışarı çıkarması söz konusu. Bu şekilde jeolojik olarak Avrupa Birliği’ne gireceğiz.

‘MARMARA’DA 3 METRELİK TSUNAMİ RİSKİ VAR’

Tsunami gerçeği Türkiye’de var. Ama hiçbir zaman Sumatra depreminin yol açtığı tsunami gibi olmayacak. Marmara’yı etkileyecek tsunami, olası bir depremden sonra, deniz tabanında olan heyelanlardan olabilir. Çünkü fay hattımız doğrultu atımlı olduğu için denizin altındaki tepeciği düşürünce bir heyelan meydana geliyor. Bu heyelan da tsunami yapıyor. Tahminlerimize göre 3 metreyi bulacak tsunamiler meydana gelebilir. Olası Marmara depreminde beklediğimiz tsunami, depremin yıkıcı etkisi kadar zarar vermez.

‘GÜVENLİ BİNALAR RİSKİ AZALTIR’

2003-2007 arasında TÜBİTAK’la yaptığımız projede 4 yıl Bingöl- Ovacık’ı gözlemledik. Bu bölgede de 7 büyüklüğünde deprem olabilir diye düşünüyoruz. Türkiye’de 500’ün üzerinde aktif fay var, yani her an bir deprem olabilir. Ege Bölgesi’nde sık deprem oluyor ancak bu depremlerin büyüklükleri çok değildir. Çünkü kırılan parçalar küçük parçalar. Kuzey Anadolu Fayı ile Doğu Anadolu Fayı daha ciddi. 1999 depreminin üzerinden 19 sene geçti. Kentsel dönüşümle riskli binaları yıkıp yerine yenilerini yapmamız gerekiyor. Ancak depremin önüne bununla da geçemeyiz, sadece güvenli binalarla etkisini azaltabiliriz.”

‘KANDİLLİ’NİN KISA TARİHİ

- 1868’de daha çok meteoroloji rasatları yapmak için ‘Rasathane-i Amire’ adıyla kuruldu. İlk yerleşkesi Beyoğlu Pera’ydı. 31 Mart Vakası sonrası rasathane tahrip edilince, yeni yerleşke Kandilli’deki İcadiye Tepesi oldu.

- Rasathane deprem bilimiyle 1894 İstanbul depremiyle tanıştı.

- 1885’te 2 adet sismograf alındı. Osmanlı, bu 2 sismografla ABD’den 3 yıl önce, İtalya’dan 5 yıl sonra sismolojiyle ilgilenmeye başlamış oldu.

- Metereoloji Genel Müdürlüğü 1929’da kuruluncaya kadar hava tahmini yapmakla Kandilli Rasathanesi görevlendirildi. Rasathaneye, 1930’larda dürbün binası yapıldı.

- 1983’te Kandilli Rasathanesi, Boğaziçi Üniversitesi’ne bağlandı. Rasathanede bugün jeodezi, jeofizik ve jeoloji olmak üzere 3 ana bilim dalı var. 3 bölümde de lisansüstü eğitimler veriliyor.

- Kandilli Rasathanesi’nin 2 farklı ilde farklı birimleri de var. Ankara’daki Nükleer Denemeleri İzleme Merkezi ile İznik’teki Deprem Zararları Azaltılması Merkezi, rasathaneye bağlı çalışıyor.

 
Jandarmadan 3 milyonluk uyuşturucu operasyonu
 
Mayına dayanıklı kirpiler Afrin'e gönderildi
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Su içindeki altın tozları dövizde tasarruf sağlıyor
Türkiye’deki kimyasal temizlik ürünleri ve endüstriyel bakım kimyasalları ...
Meteoroloji'den sağanak uyarısı 12 Mart Pazartesi yurtta hava durumu
Gece saatlerinden sonra Edirne, Kırklareli, Tekirdağ ve Çanakkale çevrelerinin ...
Üst düzey atamalar Cumhurbaşkanlığı'na bağlanıyor
Başbakanlık kaldırılacağı için bürokrasi yeni yapısına kavuşturulacak. ...
 
Cinderesi’nde eve dönüş zamanı
Terör örgütünden kurtarılan belde, mayın ve patlayıcılardan temizleniyor. ...
İslam dünyasının umudu Türkiye
“Afrika’da ezilen insanların dramını gördük. Hepsinin Türkiye’den bir ...
Afrin’e sevkiyat sürüyor
Türkiye’nin dört bir tarafından Kilis’e gelen askeri araçların Türk Silahlı ...
 
‘Dilimiz bir, dinimiz bir, canımız bir, kanımız bir’
Milletvekili Aydemir, 'Belediye Başkanımız milli ruhu açığa çıkarmada ...
İstanbul Boğazı'na çöken sis havadan görüntülendi
İstanbul'a sabah saatlerinde çöken yoğun sis deniz ulaşımını etkiledi. ...
'Eşek arısı' teröristlerin kabusu oldu
Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) terör operasyonlarında kullandığı “Eşek ...
 
ANKARA GAZETESİ
YAZARLAR
Oylum DEMİRAY
Oylum DEMİRAY
Bahçeli ayıp etti
Durak Avcıoğlu
Durak Avcıoğlu
Hrant Dink Cinayeti ve Hukukun Üstünlüğü: Siyasi Manipülasyon ve Toplumsal Bölünme
Erkan Zorlu
Erkan Zorlu
İşsizlik ve Enflasyon Arasında İnce Bir Denge
Dilek YILMAZ
Dilek YILMAZ
Siyasette İddialar ve Siyasi Oyunlar: Gerçekler ve Algılar
Münir SAATCİ
Münir SAATCİ
Milletvekilleri Belediye Başkanlığına Aday Olmamalı
Vedat Bilgin
Vedat Bilgin
Veda zamanı
ANKARA
TWITTER'DA ANKARA GAZETESİ
FACEBOOK'TA ANKARA GAZETESİ
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Türkiye'nin aktif dış politikasını nasıl buluyorsunuz?

Doğru Buluyorum
Yanlış Buluyorum
Fikrim Yok

Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Teknoloji Kim Kimdir? Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri