Gökçek’in, “15 belediye şirketi fazla. Daha az olsa daha iyi olur. Bunların hiçbiri benim dönemimde kurulmadı” açıklamalarına tepki gösteren Gök, “Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin hemen hemen tüm ihaleleri belediye şirketleri tarafından kazanılmakta ve bu şirketler üzerinden taşeronlara dağıtılmaktadır” iddiasında bulundu.
Şirketler denetimden uzak
elediye şirketlerinin yandaş şirketler ile belediye ihalelerine girdiğini ve danışıklı ihale sonucu işin belediye şirketlerine kaldığını öne süren Gök, “İhaleyi alan belediye şirketi ise, ihaleyi parçalara bölerek, kendisi ile aynı ihaleye katılan şirketler de olmak üzere yandaş şirketlere dağıtmaktadır” dedi.
Belediye şirketlerinin Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulduğunu dile getiren Gök, bu hükümlere göre kurulan şirketlere ilişkin kanunen hiçbir bilgi kamuoyuyla paylaşılmadığını ve denetleme olanağının da bulunmadığını savundu.
Belge isteyince davadan çekildiler
“Belediye kaynaklarının, denetimden kaçırılarak kullanıldığı belediye şirketleri Melih Gökçek’in can simididir” diyen Gök, “Gerçek samimiyet testi, belediye şirketlerinin kazandığı tüm ihalelerin nasıl dağıtıldığını açıklamaktan geçer. Ama bunu yapamaz. Geçtiğimiz aylarda belediye şirketi olan Belko’nun, Ankara milletvekili Yılmaz Ateş aleyhine açtığı tazminat davasında, hakimin Belko’nun tüm ihale dosyalarını istemesi üzerine davadan Belko’nun alelacele vazgeçtiğini kamuoyuna hatırlatmak isterim” dedi.