Kızılırmak’tan getirilen suyla ilgili tartışmaların yaşandığı 2008 yılında bir televizyon programında kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’e açtığı davayı kazanan TÜDEF Başkanı Ali Çetin, kazandığı tazminatla yarın Ankara’da bedava su dağıtacak.
Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) davadan kazandığı bin 500 TL’yle, Eskişehir’in ünlü Kalabak suyundan 9 bin şişe pet su alırken, Kızılay, Mamak, Batıkent ve Dikmen’de cumartesi günü boyunca su dağıtacak.
TÜDEF Başkanı Ali Çetin suyla ilgili tartışma esnasında kendisini “PKK’nın sosyal faaliyetlerine katılmakla” suçlayan Gökçek’e bu cezanın ders olması gerektiğini belirterek, “Bu aynı zamanda Türkiye siyasetinde tartışılan konunun dışına çıkılarak karşı tarafı uydurma eleştirilerle zor duruma düşürmeye çalışmanın mahkumiyetidir” dedi. Dava sürecini anlatan ve davadan kazanılan tazminatla alınan suların nasıl dağıtılacağı hakkında bilgi veren Çetin şunları söyledi:
GÖKÇEK PARAYI ÖDEMEYİNCİ İCRAYA GİTTİK
“2008 yılında bir televizyon kanalında Melih Gökçek’le su konusunda tartışmıştık. Bugünkü mevcut siyasal ortamdaki kirliliğin göstergesi, bizim bunu ideolojik nedenle yaptığımız ve benim PKK’yı desteklediğim gibi şeyler söylemişti. Su konuşmak yerine, ‘PKK’lıdır’ gibi iftiralarda bulunmuştu. Biz de kendisine hakaret davası açmıştık. Mahkeme bizi haklı bularak Gökçek’in bin 500 TL tazminat ödemesine karar verdi. Ancak Gökçek bu parayı ödemedi. Biz de 16. İcra Müdürlüğü’ne başvurarak kazanılan parayı almak için işlem başlattık. Gökçek buraya depozit edip temyize gitse de Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nde karar kesinleşti.
ESKİŞEHİR'DEN 9 BİN ŞİŞE SU
Gerekçeli kararın bize ulaşması ve bin 500 TL’lik kazanılmış hakkımızın yatırılması geçen hafta gerçekleşti. Ardından Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’yle irtibata geçtik. Eskişehir’in Kalabak suyundan 9 bin pet şişe su siparişinde bulunduk. Bu suyu halkımıza yarın dağıtacağız. İlk kısmını Yüksel Caddesi’nde saat 13.00’da, diğer kısımlarını da Dikmen, Mamak ve Batıkent’te tüketicilere dağıtacağız. Bu aynı zamanda Türkiye siyasetinde tartışılan konunun dışına çıkılarak karşı tarafı uydurma eleştirilerle zor duruma düşürmeye çalışmanın mahkumiyetidir. Bu tür tazminat kazananların da tazminatın amacına uygun olarak kullanılması için örnek bir uygulamaya gittiğimizi düşünüyorum.”